ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

“Demokrasinin Beşiği” ülkemizde kusurlu demokrasi anlayışı!

08.03.2016
Sevgili Batı Trakya Türkleri,

2 Mart 2016’da ABTTF olarak Brüksel merkezli bir sivil toplum kuruluşu ile birlikte Avrupa Parlamentosu’nda Romanya’daki Macar azınlığına mensup AP milletvekili Csaba Sogor’un evsahipliğinde ülkemizdeki örgütlenme özgürlüğü alanında yaşanan sorunlar hakkında bir konferans düzenledik. Geçmiş yıllarda Avrupa Parlamentosu’nda farklı konularda etkinlikler de düzenlemiştik. Bu kez dernek kurma özgürlüğü konusunda bizimle aynı kaderi paylaşan Yunanistan’daki Makedon azınlığı ile birlikte isminde “Makedon” ya da “Türk” kelimesi geçen derneklerimize izin verilmeyişini, üstelik bu konudaki Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına rağmen ülkemizin bu konuda geçit vermeyişini gündeme getirdik. Bu toplantıda Yunan Helsinki Gözlem Evi’nden uzun yıllardır tanıdığımız Panayote Dimitras da Makedon azınlığı ve Batı Trakya Türk Azınlığı’nın dernek kurma haklarının ihlali konusunda uluslararası kuruluşların tavsiyelerini dile getirdi.

Avrupa Parlamentosu Geleneksel Azınlıklar İntergrubu Eşbaşkanı Finlandiya’daki İsveç azınlığına mensup AP milletvekili Nils Torvalds de bize destek verdi, konferansta yaptığı konuşmasında Finlandiya’nın kendi azınlıkları ile nasıl barıştığını anlattı. Brüksel’de geniş bir iletişim ağına sahip Temsil Edilmeyen Halklar ve Uluslar(UNPO) ile gerçekleştirdiğimiz bu panel ile Yunanistan’daki azınlıkları olarak sesimizi AP’de duyurduk.

Yunanistan’daki iki azınlığın, Makedon ve Batı Trakya Türk Azınlığı’nın tanınma ve dernek kurma özgürlüğü alanında yaşadığı sorunların benzer olması ve sorunu çözecek mercinin ülkemiz Yunanistan olması dolayısıyla Yunanistan Brüksel Daimi Temsilciliği’ni ve Yunanistan’ın Avrupa Parlamentosu’ndaki tüm milletvekillerini konferansa davet ettik. Amacımız yıllardır ekonomik kriz ve son dönemde mülteci krizi ile gündemde olan ülkemizde gündem dışı kalan azınlıklar konusunu, özellikle de azınlıkların örgütlenme özgürlüğü konusunu gündeme taşımaktı. Ancak nedense Avrupa Parlamentosu’ndaki Yunan milletvekilleri bırakın toplantıya katılarak yorumlarını dile getirmeyi saldırgan bir tavır içerisinde yazılı olarak konferansın düzenlenmesine tepki göstererek etkinliğin iptal edilmesini istediler. Özellikle Altın Şafak Partisi’nin iki milletvekili bir anlamda toplantıyı basarak ABTTF’nin afiş panosunu indirdiler, panoyu tekrar açınca sözlü saldırılara ve suçlamalara maruz kaldık. “Yunanistan’da Türk yok, Müslüman var” diyerek bağırdılar, ev sahibi milletvekiline “Türkiye’den ve Makedonya’dan para alıyorsun” diyerek suçlamada bulundular. Bağırış çağrışın ardından ev sahibi milletvekilinin müdahalesi milletvekilleri ve asistanları salonu terk etmek zorunda kaldılar. Şaşırtıcı olan da tüm bunların hepsi tam da Avrupa Parlamentosu’nun içinde gerçekleşti! Yapanlar ise vatandaşların direkt oyları ile AP’ye seçilen milletvekilleri! Neo-Nazi Altın Şafak’tan başka bir şey beklenemezdi, doğrusu benzer bir tepkinin geleceğini tahmin ediyorduk. Peki PASOK, Yeni Demokrasi ve Komünist Parti mensubu AP milletvekillerinin tepkilerine ne demeli? Demokratik bir ortamda, demokratik değerler ile uyum içerisinde toplanma özgürlüğü çerçevesinde gerçekleştirdiğimiz bir konferansa böylesi anti-demokratik bir müdahaleyi anlamak mümkün değil! Yunanistan’da yaşayan Türkler ve Makedonlar olarak maalesef ülkemizin bizleri yok saydığı bir ortam karşısında uğradığımız ayrımcılığı AB ailesinin evinde, Avrupa Parlamentosu’nda dile getirmemizden daha doğal ne olabilir? Olmaz tabii ki! Üstelik konferansta diğer AB ülkelerinden, Finlandiya’daki İsveç azınlığından, Romanya’daki Macar azınlığından da örneklerin tartışılırken ülkemizin milletvekilleri Yunanistan’daki durumu kendi ülkelerinin iç meselesi olarak görerek ev sahibi milletvekilini ve katılımcılara akıl almaz suçlamalarda bulunuyorlar. Üstelik konferansı konusunu oluşturan dernek kurma özgürlüğü sorunu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşınmış bir mesele, Mahkeme de hem Makedon hem de Batı Trakya Türk Azınlığı ile ilgili davalarda ülkemizi suçlu buldu. Bu konuya ilişkin BM’nin ve Avrupa Konseyi’nin de pekçok kez dile getirdiği ve ilgili azınlıkları haklı bulan tavsiyeleri var. Pekçok insan hakları uzmanı da Yunanistan’daki soruna dikkat çekerek ülkemizde bu alanda ciddi bir problem yaşandığını doğruluyor.

Bu noktada sorunlardan kaçarak, onları yok sayarak, görmemek için gözleri kapayarak mevcut sorunlar ortadan kalkmış olmuyor, olamaz da! Ülkemizi içeride ve dışarıda temsil edenlere sesleniyorum! Demokrasi bu değil! Demokratik anlayış ve ilkeler ile bağdaşmayan bu tutumunuz hiçbir yere varamaz! Lütfen bizleri çağırın, sorunlarımızı bizden dinleyin! Sorunları çözmek için samimi bir çaba gösterin, gelin eşitlikçi ve hoşgörülü bir ortamda sorunlarımıza gerçek çözümler üretelim. Maalesef çıkmaz bir sokakta olduğunuzun farkında değilsiniz! Gittiğiniz yol gerçekten çok yanlış, demokrasi anlayışınız tümden kusurlu! Böyle giderse ya duvara çarpacaksınız ya da uçurumdan aşağı düşüp kendi kendinizi yok edeceksiniz!

Son söz yerine, Altın Şafak’ın konferansa yaptığı baskını kendi gözleriyle izlemek isteyenler https://m.youtube.com/watch?v=RCd2aHqDATM linkinden izleyebilirler.

Selam ve saygılarımla.



Halit Habip Oğlu
ABTTF Başkanı
GALERİ