ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

Değişim fırsatı!

09.08.2023

Sevgili okurlar, 

Hararetli seçim döneminin ardından 25 Haziran itibarıyla siyasetçiler ve halkın dinlenmeyi hak ettiğini söylemiştim. 

Zira iki seçim arası dönem herkes için çok hareketli, çok tartışmalı ve çok sıcak geçmişti.

Ben de her yıl olduğu gibi ailemle birlikte yaz tatilimi geçirmek üzere memleketimde, Batı Trakya’mızdaydım. 

Elbette bölgede insanlarımızla, toplumumuzun temsilcileriyle de görüştüm. 

Bölgede olduğum süre içerisinde toplumumuzun lideri ve önderi, sağlığında birçok kez birlikte uluslararası çalışmalar yaptığım ağabeyim Dr. Sadık Ahmet’in ölüm yıldönümü dolayısıyla kabri başında düzenlenen anma törenine de katıldım.

Bu vesile ile kendisini bir kez daha rahmet ve saygıyla anıyorum. 

Seçimler sonrası yazın getirdiği rehavet devam ederken 2023-2024 eğitim-öğretim yılında 9 ilkokulumuzun daha kapatılacağı haberini aldık.

Okullarımız bizim, eğitimde özerkliğimiz var, ama ne çare! 

2011 yılından bu yana her yıl ilkokullarımızın sayısında hızlı bir azalma var. 

Anavatanımızda Gökçeada’da 2013 yılında yalnızca 4 çocuk ile açılan Rum ilkokulunda bugün 21 çocuk okuyor, 2015’te açılan ortaokul ve lisede ise 35 öğrenci var. 

Öte yandan Batı Trakya’da 1995 yılında ilkokul sayımız 231 iken 2023-24 eğitim-öğretim yılında kapatılacak 9 ilkokul ile son 28 yıl içerisinde ilkokullarımızın sayısı 90’a düştü. 

Tüm ülke genelinde geçerli olan bir uygulama olduğu söyleniyor, ama işin aslı devletin okullarımıza bu müdahalede bulunma hakkı yok!

O nedenle hep söylediğimiz gibi bu durum toplumumuza karşı sistematik ayrımcılığın aracı haline dönüştü. 

İlkokullarımızın sayısı her gün daha da azalıyor! 

Anaokulları sorunumuz da devam ediyor! 
İskeçe’de nüfusun yarısına yakın, Rodop’ta ise çoğunluk Türk. 

Ama Rodop’ta 42, İskeçe’de 30 devlet anaokulu varken iki ilde de tek bir tane anaokulumuz yok. 

Tüm talepler, başvurular da yanıtsız bırakıldı! 

Ülkemizin amacı Rodos ve İstanköy’de uygulanan stratejiyi uygulamak! 

Rodos’taki 3 Türk okulu, İstanköy’deki 2 Türk okulu 1972’de kapatıldı, bir daha da açılmadı. 

Asıl amaç Batı Trakya’da da Türk okullarını eriterek yok etmek! 

Ülkemiz Türklüğümüzü kabul etmiyor, derneklerimizin adındaki Türk tanımını yasaklıyor; okullarımızı kapatıyor; müftülerimizi tanımıyor. 

Tüm bu engellemeler niye? 

Ülkemiz eğitim ve din alanında özerkliğimizi önce devlet kontrolüne alıp nihayetinde yok etmek istiyor. 

Asıl amaç Batı Trakya’da Türk varlığını yokmuş gibi göstermek, böyle bir algı yaratmak.

Zira bunu Rodos ve İstanköy’de başardı! 

İnkara dayalı devlet politikası medyada da karşılık buluyor. 

Toplumumuza karşı ayrıştırıcı, damgalayıcı, ötekileştirici dil medyaya hakim! 

21 Mayıs seçimleri sonrasında bunu çok canlı bir biçimde yaşadık.

İki seçim arasında ve sonrasında ülkemizdeki bazı siyasetçi ve akademisyenlerin varlığımıza ve kimliğimize dair olumlu açıklamalarda bulunduğuna da şahit olduk. 

Acaba bunlar değişimin ilk ayak sesleri mi?

Olur ya Baba Miçotakis’in isonomia-isopolitia, yani  yasalar önünde eşitlik ve eşit vatandaşlık politikasını hayata geçirmesi gibi oğul Miçotakis de hükümet olarak değişim der! 

Ancak hükümet önce toplumumuza karşı iyi niyetini göstermeli, bu da 15 yıldır uygulanmayan AİHM kararlarını uygulamakla olur. 

Ardından “Azınlık için, azınlığa rağmen” değil, “Azınlık için, azınlıkla birlikte” diyerek eşit göz hizasında tüm sorunlarımıza birlikte çözüm üretmek için bir diyalog mekanizması oluşturur. 

O günler gelir mi bilmeyiz, ama doğrusu bu!

Biz bu talebimizi yüksek sesle dile getirmekte kararlıyız! 

Selam ve saygılarımla.


Halit Habip Oğlu
ABTTF Başkanı
 

GALERİ