ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

29 Ocak Direnişi Gümülcine'de Anıldı

02.02.2016
Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı Danışma Kurulu 29 Ocak Cuma akşamı Gümülcine Türk Gençler Birliği’nde Batı Trakya Türk Azınlığı’nın hak arama mücadelesinde dönüm noktası olan “29 Ocak 1988 Toplumsal Dayanışma ve Milli Direniş Günü” ile Türk azınlığa yönelik saldırıların yaşandığı “29 Ocak 1990 Pogromunun” yıldönümü vesilesi ile anma etkinliği düzenledi.

1923 yılında imzalanan Lozan Barış Antlaşması ile Anavatan Türkiye’nin garantörlüğünde Yunanistan’da bırakılan Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı yıllarca maruz kaldığı baskı ve asimile politikalarını uygulayan, “Türk” kimliğini inkar eden Yunan devletine dur demek için 29 Ocak 1988 yılında binlerce kişinin katıldığı yürüyüşle yapılan haksızlıkları dünyaya haykırmıştı.

Azınlığın hak arama mücadelesini ve direnişini simgeleyen “29 Ocaklar” Batı Trakya’da her yıl etkinlikle anılıyor. Etkinlik bu yıl da düzenlendi.

Danışma Kurulu tarafından 29 Ocak 2016 Cuma akşamı saat 18:00’de GTGB’de düzenlenen etkinliğe Batı Trakya’nın farklı bölgelerinden soydaşlar katıldılar.

Anma etkinliği, hak arama mücadelesine katılan ancak hakkın rahmetine kavuşan soydaşlar için 1 dakikalık saygı duruşu ve Fatiha okunması ile başladı.

Günün anlam ve önemini belirten açılış konuşmasını Danışma Kurulu Başkanı ve İskeçe Seçilmiş Müftüsü Ahmet Mete yaptı.

Mete, burada yaptığı konuşmada, Türk azınlığın 29 Ocak 1988’de, baskı, haksızlık ve inkar politikalarına karşı büyük bir direniş gerçekleştirdiğini ifade ederek “Türk azınlık, 29 Ocak’ta bulunduğu topraklarda varlığını sürdürebilmesi için en önemli özelliğini, kimliğini, Türklüğünü korumak için ayağa kalktı” dedi.

Direnişin ikinci yılında ise bölge Hıristiyanlarının bir provokasyon sonucu Müslümanlara karşı kışkırtılmasıyla acı olaylar yaşandığını belirten Mete, Gümülcine ve İskeçe kentlerinde Yunan grupların Türklere toplu saldırılar düzenlediğini dile getirdi. Mete, şöyle devam etti:

“Bu provokasyona maalesef papazlar ve Yunan basını da dahil oldu ve bölgede istenmeyen acı olaylar yaşandı. Gümülcine ve İskeçe’de Müslümanlara toplu halde saldıran güruhlar, 500’ün üzerinde dükkan ve işyerini tahrip ederek yağmaladı. Birçok insanımız sopa ve demir çubuklarla feci şekilde dövüldü, bazıları öldü diye yerde bırakıldı. Bunlar, belki de 1955 olaylarının hıncını almaya çalıştı ama yanlış yaptılar, bizim tek istediğimiz eşit vatandaşlar olarak insanca bir yaşamdı.”

Mete, aradan 28 yıl geçmesine rağmen bugün Batı Trakya’da Türk azınlık karşıtı politikaların halen sürdüğünü ve insanların baskı altında bulunduğunu söyledi.

Atina’nın Türk azınlıkla ilgili aldığı kararlarında azınlık toplumunu muhatap almadığını ve bu nedenle kararların uygulanma aşamasında büyük sıkıntılar yaşandığını aktaran Mete, şunları kaydetti:

“Batı Trakya’da, azınlığa rağmen azınlık politikaları üretiliyor. Yönetimin, azınlık toplumunun görüşü alınmadan tek yanlı olarak uygulamaya koyduğu 240 İmam Yasası, toplumda büyük yaralar açıyor. Derneklerimizden sökülen Türk isimli tabelalar, hala yerine konulmadı. Azınlık eğitimi, gittikçe daha kötüleşiyor. Müftülük makamlarımızdaki işgal sürüyor. Müslüman cemaati vakıflarımızın idaresinin iade edilmesi için hiçbir çalışma yapılmadı. Hak arama mücadelemiz devam ediyor.”

Daha sonra 29 Ocak 1988 yılındaki direnişe ve 29 Ocak 1990 yılında azınlık dükkanlarına yapılan saldırılara tanıklık eden Gümülcine’den Batı Trakya Camileri Din Görevlileri Derneği Başkanı Sadık Sadık ve İskeçe’den eski vali yardımcısı Musa Vidinli etkinlikte konuşma yaptılar. Konuşmacılar 1988 ve 1990‘da yaşadıklarını katılımcılarla paylaştılar.


Kaynak: http://www.milletgazetesi.gr/