Demokrasi ve Eşitlik Baharı

Değerli Batı Trakya Türkleri,

Arap dünyasında işsizlik ve siyasi alanda öncelikle ifade özgürlüğü alanında yaşanan problemler sonucunda önce Tunus, ardından Mısır, Libya ve son olarak Suriye’de halk, mitingler ve protestolar düzenleyerek ayaklandı. Tunus’ta bir gencin kendisini yakması ile başlayan olaylar bugün “Arap Baharı” olarak nitelendirilen durumu ortaya çıkardı. Arap Baharı, bazı ülkelerde kanlı bazıların kansız ama sonuçta yönetimin değişmesi veya halkı talepleri doğrultusunda reforma gidilmesi ile sonuçlandı. Suudi Arabistan’da Kral Abdullah, kadınların 2015 yerel seçimlerinde seçme ve seçilme hakkına sahip olacağını açıkladı. Bu mitin ve protesto dalgası yalnızca Arap dünyasında değil farklı ülkelerde de yaşandı. İsrail’de hayat pahalılığını protesto etmek amacı ile halk, ülke çapında gösteriler düzenledi. Avrupa’da ise özellikle Yunanistan’da halk, ekonomik krizin üstesinden gelmek için alınan ekonomik tedbirler karşısında sokağa döküldü. Protestolar ve grev düzenleyen halk, krizin faturasının halka kesildiği inancı ile hükümete tepkisini gösterdi.

Pek çok ülkeyi etkisi altına alan protesto gösterileri karşısında asıl sormamız gereken soru insanların niçin sokağa döküldüğü… Modern dünyada herkesin eşit olması gerektiği ancak olmadığı gerçeği karşısında halk protesto gösterileri için sokağa indi. Komşu ülkelerde insanların eşit koşullarda refah içerisinde yaşadığını gören halk, kendi ülkelerindeki durumu diğer ülkeler ile karşılaştırarak haklarının verilmesini istedi. Arap Baharı tüm Ortadoğu ve Kuzey Afrika’yı etkisi altına almışken şunu kendime soruyorum: Batı Avrupa ülkesinde, eski bir AB üyesi ülkede, hatta ve hatta “demokrasinin beşiği” olan Yunanistan’da Batı Trakya Türk Azınlığı olarak niçin dışlanıyoruz? Neden vatandaşlıktan atıldık? Niçin Batı Trakya Türk Azınlığı’na “öteki” gözü ile bakılıyor ve niçin Azınlık “tehdit” sayılıyor? Batı Trakya’da yaşayan Yunan vatandaşı olan Türk Azınlığa niçin eşit davranılmıyor?

Almanya’da yaşayan Dan azınlığını, Danimarka’da yaşayan Alman azınlığını, Belçika’da yaşayan Alman topluluğunu, İtalya’da yaşayan Güney Tirol azınlığını bizlerden ayıran ne? Biz Batı Trakya Türklerini onlardan farklı tutan ne? Onlar da AB ülkesinde yaşıyorlar, bizler de… Fark, ülkemizin azınlıklarına bakış açısı… Ne yazık ki ülkemizin demokrasi anlayışı söz konusu Batı Trakya Türk Azınlığı olunca farklı bir hal alıyor. 1974’te Cunta’nın devrilmesi sonrasında yaşanan demokrasiye geçiş sürecinde demokrasi Karasu’yu geçerken boğulmuş, Batı Trakya’ya, bizlere ulaşmamış. Bugün de Batı Trakya’da gerçek anlamda bir demokrasiden bahsetmemiz mümkün değil… Batı Trakya Türk Azınlığı’nın “demokrasi ve eşitlik baharı”na ihtiyacı var. Ancak doğrusunu söylemek gerekirse ben böylesi bir baharı epey uzun zamandan beri bekliyorum, ama beklediğim gün ne yazık ki bir türlü gelemedi…


Halit Habipoğlu
ABTTF
Başkan