ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

Yunanistan’da ‘kilisesiz laiklik’ tartışması alevleniyor

13.02.2005
Yunanistan’da muhalefet partileri, devlet ve kilise ilişkilerinde yozlaşma olduğu gerekçesiyle iki kurumun ayrılması için diyalog çağrısı yaptı.

Yunan hükümeti ise çağrıya olumsuz cevap verdi. Yüksek rütbeli bazı din adamlarının, bazı savcı ve hakimlerle olan ilişkileri veya dostlukları sayesinde mahkeme kararlarını etkiledikleri ve rüşvet verdiklerinin ortaya çıkmasından sonra, Sol İttifak anayasal güvence altında olan devlet ve kilisenin ayrılması için diyalog çağrısı yaptı. Anamuhalefetteki PASOK ve Komünist Parti çağrıya olumlu destek verirken, medya ve üniversite camiasından da devlet ve kilise ayrılığına büyük destek geldi. Anayasanın 3. maddesiyle devlet ve kilise ilişkileri bir bütün olarak ele alınan Yunanistan’da, 10 bin civarında din adamı var. Ülkenin en zengin müesseselerinden olan kilise, din ve devlet işlerinin birbirine sıkı ilişkiler içinde olması nedeniyle çok güçlü. Her yıl din adamlarının dualarıyla çalışmalarına başlayan parlamentoda, cumhurbaşkanı, başbakan ve bakanlar da din adamlarının huzurunda yemin vererek göreve başlıyor. 76 metropolit tarafından oluşturulan Yunan kilisesinin karar organı Sen-Sinod Meclisi, metropolitleri görevden alma gibi kararlarını resmi gazetede yayımlıyor.

Sol İttifak (SİN) lideri Alekos Alavanos tarafından devlet ve kilisenin ayrılmasıyla ilgili soru önergesini cevaplandıran Eğitim ve Din İşleri Bakanı Marietta Yanaku, Yunanistan’da devlet ve kilise arasında “kadife bir ayrılık” bulunduğunu ifade ederek çağrıyı reddetti. Çoğu Avrupa ülkesinde uygulanan bu ayrılığın Yunanistan’da da uygulanmasını isteyen SİN lideri Alavanos, “ülkede devlet ve kilisenin çok tehlikeli bu kucaklaşmadan nasıl kurtarılacağının en önemli konu olduğunu” söyledi. Alavanos, “Asıl mesele, kiliseyi yozlaşmaya götüren din dışı karakterinden nasıl kurtarılacağıdır. Devlet yönetimine karşı ‘aç’lık, gizli ajanlarla ilişki kurma gibi. Devlet-kilise, yargıç-metropolitler, politikacı-din adamları gibi katmanlarda rahatça ilişki içinde olan hastalıklı bir çürümüşlük ve yozlaşma var.” dedi.

Ana muhalefetteki PASOK lideri Yorgo Papandreu da devlet-kilise ayrılığına destek verdi. Hükümet, partisini geçmişte kiliseyi politika aracı olarak kullanmakla suçlayan Papandreu, kilise yönetiminin inançlı halka “hesap verme” biçiminin de yeni oluşuma dahil edilmesi gerektiğinin altını çizerek, şeffaflık istedi.

7 Mart 2004 seçimlerini Yunan kilisesinin desteğiyle kazandığı eleştirilerine maruz kalan muhafazakâr Yeni Demokrasi hükümeti, bu konuda anayasada düzenleme yapma konusunun gündemlerinde olmadığını açıkladı.