ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

Bu ne çelişkidir!

06.07.2006
Bir yanda azınlığın kendi olanaklarıyla tamir ettirmek istediği cami çalışmalarına engel olunurken diğer yandan, Avrupa’da rahatça propaganda yapmalarına yasak getirilmeye çalışılan Yehova Şahitleri’nin Gümülcine’deki dini propagandalarına izin veriliyor ya da destekleniyor.

Yunanistan'da Batı Trakya Türk Azınlığına, etnik kimliğini ve dini değerlerini yaşama imkanı tanınmıyor. "Türk" adıyla kurulan derneklerin tabelaları indirilip, Yunan Yargısı'ndan kapatılma kararı çıkartılıyor. Yunan Milli Eğitim Bakanlığı, Türkçe dilde eğitimin Türkçeyi doğru kullanamayan öğretmenler tarafından verilecek şekilde düzenlenmesini sağlıyor. Türkçe ders sayısı azaltılarak, "tam gün eğitim" uygulaması şart koşuluyor. Okullarda "tam gün eğitim" uygulamasına geçilmesi de, soydaş çocukların Kuran Kursu ve Azınlığı ilgilendiren farklı aktivitelere katılımını engelliyor.

Yunan yönetiminin, Türk Azınlığın değerlerini yok edip asimile etme politikasının bir uzantısı da din alanında yaşanıyor. Türk Azınlığı tarafından seçilen müftülerin resmi anlamda tanınmaması ve Yunan yönetiminin bu makamlara soydaşlar gözünde hiçbir itibarı olmayan müftüler ataması, Batı Trakya Türk Azınlığını yok sayma politikasının bir göstergesidir. Buna bağlı olarak, Müslüman Türk Azınlığın dini değerlerinin erozyona uğratılması hedefiyle bu topluma her tür dini propaganda uygulanıyor.

Yehova Şahitliği Mezhebi’nin Gümülcine’deki çalışmaları tesadüf mü!
Gümülcine'de soydaşların yaşadığı mahallelerde "Yehova Şahitleri"nin, mürit edinmek amacıyla Türkçe dergi ve broşür dağıtmaları, yaşanan en son örnek. Yehova Şahitliği mezhebinin ücretsiz olarak dağıttığı "Uyanın" adlı dergide, günlük sorunlarla baş etmede rehber olma iddiasıyla din ve bilim üzerine irdelemeler bulunuyor. Ayrıca, güncel olayların perde arkasını anlamada aydınlatılmalarının yanı sıra, barış ve güvenli yeni bir dünya vaat ediliyor.

Günümüz kültürel çeşitlilik mozaiğinde farklı kültür ve medeniyetlerin yaşatılması esas olmalı. Bu çerçevede, İslami değerlere saygı gösterilmesi gerekirken, Müslümanları Hıristiyanlaştırma gayreti içine girişilmesi, Yunanistan'daki camilerin ve Osmanlı'dan kalan tarihi eserlerin bakımsızlığa terk edilmesi kasıtlı bir harekettir. Batı Trakya'da yer alan Taşlık Camisi'nin, Azınlığın girişimleriyle tamir ve restore edilmesi gayretlerinin Yunanlı yetkililer tarafından engellenmesi başka bir şekilde açıklanamaz. Yine Taşlık Köyü'nde bulunan Taşlık Tekkesi'nin Manastıra dönüştürülerek, binanın Hıristiyan inanışına göre donatılması, Tekke'nin bahçesine Yunan bayrağı ve istavroz konulması ve İskeçe'deki Emirler Tekkesi ile Mezarlığı'nın bulunduğu arazinin üzerine kapalı spor salonu inşası çalışmalarının başlatılması diğer örneklerden sadece bir kaçı.

Bunların hepsi nafile çabalar. Bir insanın üzerindeki kıyafetleri değiştirerek ya da saçını farklı bir renge boyayarak, onun başka birisi olduğunu iddia edemezsiniz. Aynı şekilde bir azınlığı, etnik kökenini ve dinini yok sayarak, devlet politikasını bu çerçevede oluşturarak, yok olmasını umut edemezsiniz.

ABTTF Genel Sekreteri
Mustafa Kasap
GALERİ