Başkandan

Sevgili Batı Trakyalılar,

Yoğun çalışma temposu ile geçen yılın ardından sabırsızlıkla beklediğimiz yaz tatilini arkamızda bırakmaya hazırlanıyoruz. Kimimiz tatilini yabancı ülkelerdeki tatil köylerini kimimiz ise her yıl olduğu gibi ülkemiz Yunanistan’ı yani memleket hasreti ile yanıp tutuştuğumuz Batı Trakyamızı ziyaret etti. Birçoğumuz gibi ben de tatilimi sevgili ailem ile birlikte memleketimiz Batı Trakya’da geçirdim. Yorucu bir yılın ardından köyüme, dünyaya geldiğim yere, yeniden gitmek orada dostlar ile hasret gidermek ateşi hiç sönmeyen bir heyecan yaratır içimde. Sevgili ailem ile geçirdiğim keyif dolu günlerden duyduğum mutluluk ile birlikte dinlenme fırsatı buldum.

Batı Trakya’mda sevdiklerim ile tatil, işim ve Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu(ABTTF) dolayısıyla geçen yoğun çalışma sonrası çok rahatlatıcı bir tatil oldu, özellikle çocuklarım için... Onların desteği ve hoşgörüsü olmaksızın Azınlığımızın Avrupa’daki sesi olmak için gösterdiğimiz çaba ve elde ettiğimiz başarı eksik kalırdı. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi’nin Cenevre’de düzenlenecek 7. Oturumu kapsamında azınlık hakları ve Batı Trakya Türk Azınlığı’nın sorunlarını gündeme getirdiğimiz panel, Avrupa Parlamentosu’nda Avrupa Hür İttifakı ve Avrupa Azınlıkları Federal Birliği(FUEN) ile Yunanistan’ın yok sayılan diğer azınlıklarından Makedonlar ile gerçekleştirdiğimiz uluslararası panel, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nde Azınlığımız adına verdiğimiz hak ve özgürlükler mücadelemiz, Macaristan’ın Pecs kentinde gerçekleştirilen FUEN 53. Kongresi’ne ilk kez asil üye olarak katıldığımız toplantıda FUEN ile Avrupa Parlamentosu‘ndaki Geleneksel Azınlıklar Grubu'nun ortak başkanlığında Avrupa Halkları Gençliği (YEN) ile Avrupa Parlamentosu'nda oluşturulan Diyalog Forumu için oluşturulan FUEN Diyalog Grubu'nda Batı Trakya’dan bir kişinin, benim seçilmiş olmam ABTTF’nin özverili çalışması sonucu elde ettiğimiz başarılar oldu.

Böylesine yoğun geçen bir yılın ardından doğduğum topraklarda çocuklarım ve sevgili eşim ile her sabah birlikte kahvaltı etmek, birlikte yürüyüşe çıkmak, birlikte denizin tadına varmak, birlikte akşam yemeği yemek hepimiz için mutluluk ile dolu günler demekti. Bizler, diyasporada yaşayan Batı Trakya Türkleri, çocuklarımızın kökleri ile kurdukları bağa onların „ülkemiz“ e yakın hissetmelerine büyük bir önem veririz. Bunun için yaz tatillerimizi topraklarımızda geçirmek için özveride bulunmayı isteriz. Bu nedenle yıllardır yaz tatilimizi doğduğum topraklarda geçiriyoruz. Onaltı yaşındaki oğlum ve dört yaşındaki ikizlerim yaz tatilinde Batı Trakyamıza gitmek için sabırsızlanıyorlar. Almanya’ya döndüklerindeyse buruk bir mutluluk kalıyor onlara.

Tatil boyunca Batı Trakya’da kardeşlerimizin günlük yaşantısına ve onların problemlerine tanıklık etmiş olduk. Batı Trakya’dan sevindirici haber yok... Yunanistan’ın en geri kalmış bölgelerinden biri olan Batı Trakya’da işsizlik ve ekonomik problemler artık kemikleşti. Azınlığımız, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi(AİHM)‘nin kararlarına rağmen örgütlenme özgürlüğümüz halen ipotek altına alınmış durumda. Yeni bir öğretim yılına hazırlandığımız günlerde azınlığımızın iki dilli anaokulu talebi görmezden gelinmeye devam ediyor. Ülkemizin yöneticileri bizleri halen „öteki“ olarak görüyorlar. Bizi ilgilendiren konularda bizlerin fikrini almaksızın karar vermeye devam ediyorlar. Vakıflar Yasası ve anaokullar sorunu bu durumun en son örnekleri...

Üzücü olan ve anlayamadığım ise çoğunluk ile yıllardır aynı topraklarda birlikte yaşıyor olmamıza rağmen onların bizi anlamaya çalışmayıp bizlere sahip çıkma ihtiyacı duymuyor olmaları. Kostas ne zaman bizimle birlikte bizi yönetenlere seslenecek? Ne zaman bizlerin ülkemizin zenginliği olduğunu görerek bizi olduğumuz gibi kabullenecek?

Yine, yeniden birlikteyiz. Gücümüzü birliktelik ve dayanışma duygumuzdan alıyoruz. Yılmadan yolumuza devam edeceğiz.
Hep birlikte ve hep omuz omuza...

Halit Habipoğlu,
ABTTF Başkanı