Anaokullar sorunu AGİT gündeminde

Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF), 29 Eylül-10 Ekim 2008 tarihlerinde Polonya’nın başkenti Varşova’da düzenlenen Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) İnsani Boyut Uygulama Toplantısı’na katıldı. ABTTF’yi temsilen toplantıya katılan Gençlik Faliyetlerinden Sorumlu Yönetim Kurulu üyesi Kamuran Ömeroğlu, 1 Ekim 2008 tarihinde gerçekleştirilen “Azınlıklara Karşı Hoşgörü ve Ayrımcılık Yapmama” başlıklı beşinci oturumda Batı Trakya Türk Azınlığı’nın eğitim, özellikle anaokullar sorununu gündeme taşıdı. Toplantıya Batı Trakya’dan da Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği’ni (BTAYTD) temsilen dernek eski başkanlarından Cemil Kabza ve dernek üyelerinden Sebahattin Abdurrahman katıldı.

Ömeroğlu, konuşmasında AGİT ülke temsilcilerine Batı Trakya Türk Azınlığı’nın iki dilli anaokullar talebini dile getirdi. 1994 yılında Varşova’da gerçekleştirilen AGİT Azınlıklar Semineri’nde Yüksek Komiser Van der Stoel’in yaptığı konuşmadan “Bir azınlığın varlığı tanım değil gerçeklik ile ilgili bir sorundur. (...) İlk olarak, azınlık dilsel, etnik veya kültürel özellikleri ile çoğunluktan farklı olan bir gruptur. İkinci olarak, azınlık çoğunlukla bu kimliğini yalnızca devam ettirmeye çalışan değil ayrıca bu kimliğine daha güçlü bir anlam vermeye çalışan gruptur” sözlerini içeren alıntı ile konuşmasına başlayan Ömeroğlu, Yunanistan’daki Türk Azınlık’ın, kimliğini sürdürme ve güçlendirme konusunda büyük bir öneme sahip olan eğitim alanında ciddi problemler yaşadığını ifade etti.

Yunanistan’da beş yaşını tamamlamış tüm çocuklar için anaokula gitme zorunluluğu getirildiği 3518/2006 sayılı Yasa’nın farklı etnik ve kültürel özellikleri dikkate almaması nedeniyle Batı Trakya Türk Azınlığı’na mensup çocukların eğitim dilinin Yunanca olduğu devlet anaokullarına gitmek zorunda bırakıldığını ifade eden Ömeroğlu, konuşmasında Türk Azınlık’ın eğitim alanında özerk statüye sahip olduğunu dolayısıyla Azınlığın yoğunluklu yaşadığı bölgelerde Yunanca ve Türkçe olmak üzere iki dilli anaokulu açma talebinin yasal hakkı olduğunu ifade etti. Yunanistan’ın taraf olduğu Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin fırsat eşitliği temelinde eğitim hakkını ilerlemeci olarak gerçekleştirmesini tanıdığını hatırlatan ABTTF, Yunan devleti ve hükümetinden anaokulu eğitimini de kapsayan on yıllık zorunlu eğitimin azınlık okulları sistemini de içine alması talebinde bulundu.

Yunanistan AGİT temsilcilerinin verdiği yazılı cevapta “Türk” yerine Yunanistan’da resmi olarak tanınan “Müslüman” azınlık terimi kullanılarak Müslüman Azınlığın Türk, Pomak veya Roman etnik gruplarından oluşan 100.000 kişi olduğu belirtilmiştir. AGİT Temsilcileri, Türk kimliği altında Pomak ya da Romanları içine alarak Trakya’daki tüm Müslüman azınlığı için tek bir etnik kimliğin kabul edilemez olduğunu ifade ederken Yunanistan’ın 1923 Lozan Anlaşması’nı tamamı ile uyguladığını iddia etmişlerdir. Azınlık eğitimi ile ilgili olarak Yunanistan AGİT temsilcileri ülkelerinin Lozan Anlaşması metni ve ruhuna sadık kalarak Trakya’daki mevcut azınlık okullarının doğru işlemesi için çalıştıklarını ifade ederek Azınlık ailelerinin çocuklarını devlet okullarına göndermekte kararlı olduklarını Yunan devletinin ise talebi karşılamaya ihtiyacı olduğunu belirtmişlerdir. Anaokullar sorunu ile ilgili olarak ise yazılı cevapta anaokullarda Yunanca okul kitabı olmadığını, çünkü anaokulu eğitiminin çocukları ilkokula hazırlamak için çeşitli aktiviteler ve oyunlardan oluştuğu belirtilmiştir. Anaokul öğretmenleri ile Müslüman azınlık üyeleri anaokullarda çalışmaya teşvik edildiği ifade edilen yazılı cevapta Müslüman Azınlık arasında üniversite mezunu anaokul öğretmenlerinin sayısının 10’u geçmediği belirtilerek bu durumun gelecek yıllarda gelişeceği iddia edilmiştir.