ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kararları

03.07.2008
Rıdvan İsmail

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Sicil Bürosu tarafından yayınlanan 27.03.2008 tarihli basın bültenini ( Emin ve Diğerleri ve Yunanistan Kararları ) internet yardımıyla bulduktan sonra birkaç defa okudum. Malum hassas konular iyi anlamak lazım, yorumlarken hata yapmamak lazım.

Bu konuda sonradan yorum yapmak ilk günlere göre daha kolay. Üzerinden uzunca bir zaman geçmiş herkes söyleyeceğini söylemiş elindeki kartı masanın üzerine koymuş, tarafını belli etmiş sanki olay yaşanmış ve bitmiş gibi.

Bence öyle değil!

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin söz konusu kararları, azınlığımızın siyasileri, hukuk adamları ve basını tarafından yeterince tartışılıp iyi analiz edildiğini ve halkımıza iyi anlatıldığını düşünmüyorum.

Biraz geçiştirdik gibi geliyor bana,
Bazıları, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kararları yerine, ulemanın kararlarını dikkate almayı tercih edebilir, ancak dönem, o dönem değil.
Dönem hukuk dönemidir.
Dönem akıl dönemidir.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları çok önemlidir. Yol göstericidir ve onları dikkate almak lazım.

Uluslararası ilişkilerin yürütülmesi, bazılarının zannettiği gibi tarikat kurallarına, değil, Uluslararası hukuk kurallarına, antlaşmalara, diplomatik kurallara, teamüle göre düzenlenir. Dolayısıyla, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Mahkemenin Kararları, uluslararası hukukun bir parçasıdır ve buna aklı selim herkesin saygı göstermesi gerekir.

Mahkemenin kararlarıyla ilgili detayları yazıma şimdilik dahil etmek istemiyorum.
Çok merak edenler, mahkeme kararlarına, http://www.echr.coe.int adresindeki internet
sitesinden ulaşılabilir.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Emin ve Diğerleri v. Yunanistan
( Uygulama No:34 144 / 05 ) ile Tourkiki Enosi Xanthis ve Diğerleri ve Yunanistan ( No: 26 698 / 05 ) davalarına ilişkin kararları iyi değerlendirildiğinde azınlık sorunlarının çözümü için iyi bir referans, iyi bir temel oluşturur. Kimsenin itiraz edemeyeceği iyi bir başlangıç noktasıdır.

Nedir bu davalar?

Kısaca;

Emin ve Diğerleri, 2001 Mart ayında ‘ Rodop Bölgesi Türk Kadınları Kültür Derneği’ ni kurmuşlar ancak derneğin tescil talebi adından dolayı kabul edilmemiş ve olay mahkemelere intikal etmiştir. Ulusal yargı yolları tüketildikten sonra dava Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin gündemine gelmiştir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de derneğin tescil edilmemesini İnsan Hakları ihlali olarak görmüştür . ( Avrupa Konvansiyonu 11. Maddesinin ihlal edildiğine oybirliği ile karar vermiştir. )

Diğer dava da, Tourkiki Enosi Xanthis davasıdır. Yönetimin kararı gereğince derneğin ‘’ Türk ‘’adını kullanması yasaklanmış, olay mahkemelere intikal etmiş, sonunda,
mahkeme kararıyla dernek fes edilmiş, bu karar 25 Ocak 2002 tarihinde Trakya İstinaf Mahkemesi tarafından da onaylanmıştır.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin gündemine gelen anlaşmazlık , mahkemece görüşülerek, oybirliği ile Avrupa Konvansiyonun 11. Maddesinin ve söz konusu Konvansiyonun 6 / 1 Maddesinin ihlal edildiğine oybirliği ile karara bağlanmıştır.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin Basın Bülteninde, adeta, azınlık sorunlarının çözümüne yönelik ip uçları vardır. Yani, mahkemenin kararları, global değerlendirildiğinde,
taraflara, sorunların çözümü için iyi bir yol haritası olabileceği görülür.

Tabi ki, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Kararları Lozan Antlaşmasını ortadan kaldırmaz, zaten kimsenin de böyle bir iddiası yok.

Ancak, siyaset tarihinde, İnsan hakları konusunda , Lozan Antlaşması ilk iyi örnektir. O günden bugüne kadar, dünyada pek çok şey değişmiştir, İnsan Hakları konusunda, Birleşmiş Milletler, Avrupa Konseyi, Avrupa Birliği ve pek çok uluslararası antlaşma dahil, inanılmaz iyileştirmeler olmuştur. Ülkemiz, Yunanistan da bu sözleşmelere, bu antlaşmalara imza koymuş taraf olmuş ve kendini bu kurallara uymakla bağlamıştır.

Yunan vatandaşı olan herkes, ister azınlık mensubu olsun ister olmasın bu haklardan istifade eder , yani bu haklar her Yunan vatandaşı için bir yasal kazanımdır. (ki mahkemenin son kararında Yunan vatandaşı olma hakkına önemli bir vurgu yapılıyor. )

İşte bu sözleşmelerden kazanılan haklar dikkate alınarak hazırlanmış olan azınlık politikaları ancak çağdaş, yenilikçi ve Avrupai olarak nitelendirilebilir. Sadece çıkıp beyanat vermekle çağdaşlık, Avrupalılık olmaz.

Yunanistan Dış İşleri Bakanı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin söz konusu kararlarını temyiz edeceğini açıklamıştır.

Yeni Demokrasi partisi mensubu (eski milletvekili) İlhan Ahmet, Elefteros Tipos gazetesinde, 13 Nisan 2008 Pazar günü yayınlanmış,’’ Yanyana değil, beraber yaşamalıyız’’, başlıklı makalesinde, Başbakan Sayın Kostas Karamanlis’in planladığı ve uygulamaya koyduğu çağdaş Avrupai azınlık politikasından söz ediyor. Sayın Ahmet, bu şartlar altında hangi, çağdaş Avrupai azınlık politikasından bahsediyorsunuz ?

Özellikle orada siyaset yapan arkadaşlarımızın, siyaset yaptıkları partilerde, bu kararları gündemde tutmaları, sorunların çözümünde referans göstermeleri işleri çok daha kolaylaştıracağına inanıyorum.

Hayırlı olsun!


Avrupa İnsan Haklari Mahkemesi'nin kararlarını indirmek için tıklayınız.
GALERİ