ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

ABTTF, Avrupa Parlamentosu’nda Batı Trakya Türkleri ile ilgili panel düzenledi

21.04.2008
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF), 17 Nisan 2008 tarihinde Avrupa Parlamentosu’nda ‘Yunanistan’da Yok Sayılan Azınlıklar: Batı Trakya Türkleri ve Makedonlar’ konulu panel düzenledi. Panelden önce düzenlenen basın toplantısında ABTTF Başkanı Halit Habipoğlu, Avrupa Halkları Federal Birliği (FUEN) Başkanı Hans Heinrich Hansen, Avrupa Hür İttifakı(EFA) Başkanı Nelly Maes, Yeşiller/ Avrupa Hür İttifakı Grubu Üyesi Milletvekili Mikel Irujo Amazega ve EFA- Rainbow Merkez Karar Yürütme Kurulu Üyesi Petros Kazias Yunan ve Türk medyasından 48 basın mensubunun sorularını yanıtladılar.

Basın toplantısında Yunanistan'ın ülkede yaşayan Makedon ve Türk azınlığın haklarını görmezden gelmekle onları yok saydığı bu nedenle Avrupa Birliği norm ve değerleri ile örtüşmeyen bir politika izlediği ifade edildi. Nelly Maes, Yunanistan’da etnik azınlıkların tanınmadığına işaret ederek Yunanistan’da yaşayan farklı dil ve dine mensup etnik azınlıkların demokratik bir ortamda kendilerini ifade etme özgürlüğü bulamadıklarını belirtti. Maes, Yunanistan’ın etnik azınlıkların insan haklarını ihlal ettiğine dikkat çekerek Yunanistan’ın Birlik kurallarını ihlal ettiğini ifade etti. Ayrıca, Maes azınlıklar konusunda Yunanistan ile iletişim kurmak istediklerini ancak Yunanistan’ın diyaloga açık olmadığını söyledi.

Basın toplantısında söz alan AP üyesi Amezaga, uluslararası anlaşmalar bağlamında azınlıklara saygı gösterilmesi gerektiğini ifade ederek Yunanistan’ın Ulusal Azınlıkların Korunması Çerçeve Sözleşmesi’ni ve Avrupa Bölgesel ve Azınlık Dilleri Sözleşmesi’ni imzalamadığını hatırlattı. Amazega, Avrupa içindeki yaşayan azınlıklara en iyi şekilde davranılması gerektiğini bunun Lizbon Anlaşması çerçevesinde din ve ırk farklılıklarına saygı gösterilmesi ile ifade edildiğini hatırlatarak Yunanistan’ın sınırları içerisinde yaşayan etnik azınlıklara karşı sorumlulukları olduğunu belirtti. Amazega, AB üyesi tüm ülkelerin kendi sınırları içerisinde yaşayan tüm insanların dinine ve kültürüne saygı göstermek zorunda olduğunu ancak Yunanistan’ın azınlıklara karşı izlediği politika nedeniyle AB üyesi bir ülkeye yakışır şekilde davranmadığını belirtti. Amezaga, toplantıda Yunanca tercüme yapılmadığı için basın toplantısına katılan Yunanlıların gösterdiği tepkiyi anlayamadığını ifade etti.

Hansen, Batı Trakya'daki Türk ve Makedon azınlığın kendi örgütlerinin üyesi olduklarının altını çizerek, Yunanistan'ın ülkedeki azınlıkları asimilasyona tabi tuttuğunu ve bunun çeşitli şekilde yapıldığını kaydetti. Yunanistan'ın bu konuda yanlışları olduğunu vurgulayan Hansen, “Yunanistan'a yaptıkları ziyarette azınlıkların haklarının ihlal edildiğini yerinde tespit ettik” açıklamasında bulundu.

Basın toplantısında konuşan Habipoğlu ise, “Batı Trakya'da yaşayan Türkleri Yunanistan maalesef bir tehdit unsuru olarak görüyor. Bizlerle diyalogdan kaçınıyor. Talebimiz Yunanistan'ın Azınlık ile diyaloga geçmesidir. Biz tehlike unsuru değil ülkenin zenginliğiyiz. AB kültür ve dil zenginliği üzerine inşa edilmiştir. Yunanistan'a buradan azınlıklar ile diyaloga geçip sorunları hep birlikte çözme çağrısında bulunuyoruz” dedi. Habipoğlu, “Ülkemiz Yunanistan’ı yönetenler ile dialog kurma çabasında olduklarını ve EFA’nın yardımı ile Avrupa Parlamentosu’nda bu diyalogu kurmak için böyle bir paneli hazırladıklarını” ifade etti. Habipoğlu, Avrupa Parlamentosu’nda düzenlenen basın toplantısına katılan basın mensuplarının çoğunluğunun Yunanistan’dan olması ile diyalogun saglanmis olduğunu gördüklerini ifade etti. Habipoğlu, 27 Mart 2008 tarihli AİHM kararı ile Yunanistan’ın Batı Trakya Türk Azınlığı’nın toplanma ve dernek kurma haklarının ihlal ettiği gerekçesi ile mahkum edildiğini hatırlatarak AİHM kararının ve Avrupa Parlamentosu’nda düzenlenen bu panelin ardından Yunanistan’ın kendi sınırları içerisinde yaşayan etnik azınlıklar ile yerinde yani Yunanistan’da diyalog kurmasını ümit ettiğini ifade etti.

Basın toplantısında, Türk azınlığı ile ilgili konuşma yapacak olan şahısın geçmişinin araştırılıp araştırılmadığı sorusu soruldu. Söz konusu şahıs Halim Çavuşoğlu’nun Yeni Batı Trakya dergisinde yayin kurul üyesi oldugu ve sözkonusu derginin Hrant Dink’in öldürülmesi ve Bati Trakya’da yasayan Pomak azınlık ile ilgili olarak saygısızca hatta saldırı olarak nitelendirilebilecek yazilarin yer aldigi bir dergi oldugu iddia edildi. Soruda, Ergenekon operasyonu çerçevesinde hakkında soruşturma açılan emekli albayın yayın kurulu başkanlığı yaptığı ifade edildi. Buna yanıt olarak Habipoğlu, Halim Çavuşoğlu’nun ABTTF’nin bilimsel araştırmalar kurulunda yer aldığını ve birçok yayınlarının mevcut oldugunu hatırlattı. Habipoğlu, Çavuşoğlu’nun akademik bir kimliğe sahip olduğunu ve birçok dergide özellikle azinlik ile ilgili konularda araştırmalarının yayınlandığını ifade etti. ABTTF ECOSOC Çalışma Grubu üyesi olan Çavuşoğlu’nun Yunan Vatandaşlık Yasası’nın 19. Maddesi ile ilgili bir araştırma hazırladığı ve bundan dolayı panelin gündemi olan 19.Madde ile ilgili sunum yapacağını belirtti. Habipoğlu, “Bilmem biliyor musunuz ama tarafınızdan suçlanan Halim Çavuşoğlu geçmişte Yunan üniversitelerinde birçok defa konuk ögretim görevlisi olarak Yunanlı ögrencilere ders vermiştir. Üstelik konuk öğretim görevlisi olarak Çavuşoğlu’nun harcamaları Yunan hükümeti tarafından karşılanmıştır. Bunu nasıl yanıtlayabilirsiniz?”sözleri ile yanıt verdi.

Diğer bir soru olan Yunanistan’da dünyaya gelmiş azınlık mensuplarına Türk kültürü ve Türkçe ögretilmek istendiğini halbuki Yunan vatandaşı olan bu kişilerin Yunanistan’da yaşadıkları bu nedenle Yunan kültürünü öğrenmeleri gerektiği sorusuna yanıt olarak Habipoğlu, “Yanılmıyorsam ABD de milyonlarca Yunan asıllı Amerikan vatandaşı yaşıyor. Ülkemizin komşusu olan Arnavutluk’ta da binlerce Yunan asıllı Arnavut yaşıyor. Ancak bu kişiler ülkemiz vatandaşı olmamalarına rağmen kendi dil ve kültürlerini kaybetmemek için milyonlarca para harcıyor. Peki bunu nasıl yanıtlayabilirsiniz“ şeklinde yanıt verdi.

Basın toplantısının sonunda tüm ortaklara söz verildi. ABTTF Başkanı Habipoğlu, “ Bizler ülkemizin bir parçasıyız, çoğunluğun içerisinde var olan azınlığız. Yunanistan’da yaşayan tüm azınlıklar Türkler, Makedonlar, Ulahlar ülkemizin zenginliğiyiz. Ülkemizin sorunları hepimizin sorunudur. Madem biz bir sorunuz, bunu da ancak birlikte çözebiliriz. Buna bugün burada hep birlikte baslayabiliriz.” ifadesinde bulundu.

ABTTF, Avrupa Parlamentosu’nda tarihi bir başarıya imza attı

‘Yunanistan’da Yok Sayılan Azınlıklar: Batı Trakya Türkleri ve Makedonlar’ konulu panel geniş bir katılıma sahne oldu. 120’den fazla kişinin katıldığı panelin oturum başkanlığını FUEN Başkanı Hans Heinrich Hansen yaptı. Hansen, acılış konuşmasında azınlığın cogunluk tarafından tehdit olarak algılanmasının onüne geçilip ülkeler ile sahip oldukları azınlıklar arasında diyalog kurulması gerektigini ifade etti. EFA Baskanı Nelly Maes açılış konuşmasında ‘demokrasi, insan hakları ve özgürlük projesi olan Avrupa Birligi’nin çatısı altında düzenlenen bu panel geçmişe değil ileriye dönük bir çabanın ürünü olarak mevcut çatışmaların ve sorunların diyalog yoluyla çözümünü amaçlamaktadır’ dedi. ABTTF Başkanı Halit Habipoglu, Yunanistan’ın başta Batı Trakya Türk Azınlığı olmak üzere Makedon etnik azınlığının Yunanistan için bir tehlike degil aksine bir zenginlik oldugunu ifade etti. Habipoğlu bu panelin amacının Yunanistan’ın bu gerçeği sonunda görmesini sağlamak ve ülkedeki azınlık hakları ihlallerini bir an önce sona erdirmesi için Yunanistan’ı teşvik etmek olduğu sözleri ile açılış konuşmasını bitirdi. Ardından Petros Kazias bu panelin Yunanistan’daki Batı Trakya Türkleri ve Makedonlar olmak üzere etnik azınlıkların tanınması yolunda bir sureci baslatmaşı açısından önemini vurguladı.

Acılış konusmalarının ardından sunumlara gecildigi panelde ilk konuşmacı Avrupa Parlamentosu Milletvekili ve Sivil Özgurlukler, Adalet ve İçişleri Alt Komitesi İkinci Başkanı Kinga Gal, ‘Balkanlar Bağlamında Azınlıklar’ başlıklı bir sunum yaptı. Azınlık haklarının iyilestirilmesi konusunda ilerlemenin ulusal seviyede cok yavaş olduğuna dikkat çeken Gal, Yunanistan’ın 1993’ten bu yana azınlıkların durumunun iyilestirilmesi konusunda önemli ölçüde ilerleme kaydettigini ancak eksikliklerin devam ettigini vurguladığı konuşmasında ‘haklarında karar alınacak insanların gorüşü alınmaksızın hicbir karara varılmaması gerektiğini’ ifade etti. Ardından Çavuşoğlu ‘Batı Trakya Türkleri ve 19.Madde Mağdurları” baslıklı bir sunum yaptı. Yunan Vatandaslık Yasası’nın eski 19.Maddesi hükmü ve keyfi bir uygulama ile vatandaşlıktan çıkarılan Batı Trakya Türklerinin vatandaşlıklarının iade edilmesinin Yunanistan’ın demokratik bir devlet olma gerekliliği oldugunu ifade etti. Çavuşoğlu ‘Yunan soyundan olmayan’ başta Batı Trakya Türkleri ve Makedonların vatandaşlıktan çıkartılmaları ile Yunanistan’ın etnik tabakalaşma çerçevesinde hukuka aykırı hukuk uygulaması nedeniyle Yunanistan’ın uluslararası ve ikili anlasmaları ihlal ettigini belirtti. Çavuşoğlu, “19. Madde için anayasada ancak anayasa düzeyinde güçlü bir madde konuluna kadar bu madde uygulanmaya devam edecektir” ifadesi bulunduğunu ve Yunanlıların anayasadaki hükümlere dayanarak Yunanistan’daki azınlıkların etnik kimliğini tahrip edene dek Yunanistan’daki azınlıkları yok etme stratejisini uygulamaya devam ettiğini ifade etti. Sunumunun sonunda Çavuşoğlu, “Yunanistan’da kardeş azınlık Makedonlar gibi soydaşlarımızın da vatandaşlıklarının iade edilmesi gerekiyor. Azınlıklara kendi haklarını kazanmaları gereklidir ve kendi dillerini ana dilleri öğrenebilme fırsatı tanınmalıdır. Bu koşullar altında ben Yunanistan’ın insan haklarına saygılı bir devlet, uygarlığın beşiği bir ülke yakıştırmalarını kabul etmiyorum. Bundan sonra Yunanistan’ın alkışlanmayı hak edecek bir devlet rolü oynamasını bekliyoruz” dedi.

Katzias, ‘Yunanistan’daki Makedon Azınlığı’ başlıklı sunumunda Yunanistan’da etnik ve dilsel bir Makedon azınlığın var olduğunu dolayısıyla Yunanistan’ın resmi dışlama politikasına son vererek Makedon azınlığın temsilcileri ile diyalog kurması gerektigini söyledi. Ardından Yunan Helsinki Monitor Sözcüsü Panayote Dimitras ‘Yunanistan’daki Azınlıklara Karsı Hoşgörüsüzlüğün Hoşgörüsü’ baslıklı sunumunda Azınlıgın var olması gerçeginin hukuk yoluyla tekrar var edilmesinin söz konusu olmadığının altını çizdi. Dimitras, AİHM’in 27 Mart 2008 tarihli kararı Yunanistan’daki Batı Trakya Türk Azınlığının var oldugunun kanıtı oldugunu belirtti. Azınlık hakları konusunda Yunanistan’ın pozisyonunu yeniden gözden geçirmesi gerektiğini belirten Dimitras,“Yunanistan’da Türk azınlığı ve Müslümanlar konusunda endişe duyulmaktadır. Yunan demokrasisi bu şekilde en katı olanı ve azınlık haklarına en az riayet eden olanıdır. Öyle görülüyor ki Müslümanlar adına Arap Emirliği ülkesi olan Katar’dan bile daha sıkı bir şeriat uygulamaktadır” dedi. EFA Yeşiller Grubu’ndan AP Milletvekili Lazslo Tokez’ın asistanı Helen Struff, ‘Balkanlar’daki Azınlıklar: Hükümetlerle Uzlaşma İhtiyacı?’ baslıklı sunumunda ‘Avrupalı olmak azınlıkları içine hapsetmek degildir. Yunan hükümeti azınlıklar ile konuşmalı, çözüm bulmaya başlamalıdır. Yapıcı ve açık bir diyaloğu başlatmalıdır” sözleri ile Yunanistan’ı sosyal diyalog içerisinde barışı tesis etmeye cağırdı. Helen Struff, “Balkanlar’da hepimiz birbirimizin haklarına saygı duyarak yaşamalıyız. Geçmişin üzerinden gelip sorunların aşılmasını ve sosyal barışın sağlanmasına katkıda bulunmalıyız. Haklarımıza ve farklılıklarımıza hoşgörülü davranmak için uğraş verilmesi gerekiyor. Batı Trakya’da Yunan hükümetinin Türkler ve Makedonlarla diyalog haline girmesi gereklidir. İki tarafın isteklerini, dileklerini birbirlerine sunabilmeleri gerekiyor. Bilhassa Makedonların ve Batı Trakya Türklerinin etnik birer vatandaş olarak algılanmaları gerekiyor. Bu toplulukların kendi kaderlerine yaşamaya mahkum edilmekten ziyade kültürlerinin yaşama özgürlüğüne kavuşturulmaları gerekiyor. Ben köprü vazifesi görmeye hazırım“ şeklinde konuştu.

Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Üyesi Boris Cilevics, ‘Avrupa Konseyi Standartları ve Yunanistan’daki Azınlıklar’ baslıklı sunumunda Avrupa Konseyi’nin azınlık haklarının korunmasına ilişkin belge ve anlaşmalara değindikten sonra bir Avrupa Konseyi uyesi olarak Yunanistan’ın bu belge ve anlaşmalardan doğan yükümlülüklerini ivedilikle yerine getirmesi gerektigini belirtti. Cilevics, azınlık gruplarının tanınmasının ve farklılıga saygının sosyal barış, istikrar ve demokratik gelişmenin vazgeçilmez koşulları olduğunu ifade etti. Cilevics, “Avrupa Konseyi tarafından alınan kararların tartışılmaya başlanması için AB tarafından çıkarılmış olan bir yasa gerekmiyor. Uluslararası yasalar genelde iki prensibe yani kültürlerarası saygı ve eşitlik üzerine kurulmuştur. AB normları ve değerleri de bu iki prensibi temel alır. Ancak Yunanistan’da Batı Trakya Türkleri ve Makedon azınlığı konusunda halen sorun yaşanmaktadır” dedi.

Panelistlerin sunumlarını bitirmelerinin ardından interaktif soru ve cevap kısmına geçildi. Bu kısımda katılımcıların sunumların iceriğine yönelik soruları panelistler tarafından cevaplandırıldı. Söz alan Avrupa Parlamentosu Liberal Grup Üyesi Kıbrıslı Rum Marios Matsakis, “Öncelikle ben bir Yunanlı değilim. Kıbrıslı bir Rumum. Ben burada bir panel görüşmeye katıldığımı düşünmüştüm. Bu görüşmenin daha objektif olmasını dilerdim. Karşı tarafta da en azından karşıt fikirler geliştirecek birilerinin olmasını isterdim. Bu şekilde bizler problemin sadece bir tarafına hakim olabildik. Ben diğer tarafını da görmek isterdim.” şeklinde konuştu. Matsakis’in yorumuna cevaben Nelly Maes, panelde her türlü görüşün dile getirilmesine açık olduklarını ifade ederek bu panelin amacının Yunanistan’ın hiç duyulmamış ve yok sayılmış azınlıklarının problemlerini dile getirmek olduğunu hatırlattı. Ardından söz alan İskeçe Pomak Derneği üyesi Emine Burcu, “Yunanistan’da tipik olarak yok sayılan azınlıklardan birinin yani Pomaklardan biriyim. Bildiğiniz gibi Yunanca ya da Türkçe konuşmuyoruz. Soğuk Savaş boyunca Türkiye ve Yunanistan tarafından Türk ya da Yunan olarak nitelendirildik.Yunanistan’daki Müslüman Azınlığın tamamının Türk olarak nitelendirilmesi bizleri baskı altına alıyor” şeklinde konuştu. Cevaben Çavuşoğlu, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın Pomaklara yönelik herhangi bir baskı uygulamak niyetinde olmadığını nitekim Yunanistan’ın çoğunlukla Pomakların yaşadığı Şahin bölgesinde yıllarca uyguladığı izolasyon ve baskı politikasını kitaplaştıran kişinin Batı Trakya Türk Azınlığı mensubu biri olarak kendisi tarafından kitaplaştırıldığını hatırlattı. Panelde söz alan diğer bir kişi Roman Kadın Hakları Derneği Başkanı Romanların Yunanca ya da Pomakça konuşmak yerine Türkçe konuştuklarını ancak kendilerine ait bir diyalektik bulunduğunu ifade etti. Müslüman bir topluluğun üyesi olan Romanlar olarak bundan böyle Romanların da kendi dillerini konuşmak istediklerini ve kendi anadillerinde eğitim görmek istediklerini belirtti. Cevaben Çavuşoğlu, Romanlar konusunun AB’nin en fazla önem verdiği sorunların başında olduğunu hatırlatarak Avrupa genelinde Romanlar hakkında kemikleşmiş önyargılar olduğunu kabul ettiklerini ancak Batı Trakya Türk Azınlığı’nın yıllardır iç içer yaşadıkları Romanları hiçbir zaman hor görmediğini ifade etti.

Panelin sonunda Amazega çogunluk ve azınlığın birbirine saygı duyması gerektiğini ve bu saygının oluşmasında karşılıklı hoşgörünün esas olduğunu belirterek bu panelin varmak istedigi asıl hedefin azınlık ve çoğunluk arasında diyalogun kurulması olduğunu ifade etti.

ABTTF Başkanı Habipoğlu, üç yıla yakın bir geçmişi olan “ Yunanistan’da Yok Sayılan Azınlıklar: Batı Trakya Türkleri ve Makedonlar” adlı panelin amacına ulaşmış olduğunu belirtti. Panelin Avrupa Parlamentosu’nda düzenlenmesinin ABTTF açısından büyük bir başarı olduğunu ifade eden Habipoğlu, güçlü temeller üstüne inşa edilen ABTTF’nin Yunanistan’da Batı Trakya ile aynı kaderi paylaşan Rainbow ve Yunanistan dışında EFA ve FUEN ile ortaklaşa hareket ederek Avrupa Parlamentosu’nda düzenlenen panel ile büyük bir başarıya imza attıklarını ifade etti.

Panelle ilgili haberler:

http://say-macedonia.blogspot.com/2008/04/ignored-minorities-in-greece-turks-and.html
http://www.mhrmi.org/news/2008/march31_e.asp
http://the-macedonian-tendency.blogspot.com/2008/04/vinozhito-rainbow-political-party-of.html
http://www.californiachronicle.com/articles/58907
http://www.worldbulletin.net/news_detail.php?id=20579
http://www.bonvote.com/rss.php?s=2215016
http://lists.microlink.lv/pipermail/minelres/2008-March/005529.html
http://www.abhaber.com/ozelhaber.php?id=658
http://www.xronos.gr/reportage/detail.php?ID=39763&print=Y
http://www.berlin-athen.eu/index.php?id=79&tx_ttnews[tt_news]=616&tx_ttnews[backPid]=78&cHash=7d22f1ac06
http://www.florina.org/html/2008/april21_e.html
http://www.florina.org/html/2008/april18_g.html
http://www.mhrmi.org/news/2008/april21_e.asp
http://athens.indymedia.org/front.php3?lang=el&article_id=858787
http://www.ethnos.gr/article.asp?catid=11420&subid=2&tag=8405&pubid=870405
http://www.pasok.gr/portal/gr/eu_parl/5000743/59821/3/1/showdoc.html
http://www.laos.gr/
http://elkosmos.gr/site/index.php?option=com_content&task=view&id=1307&Itemid=1
http://www2.rizospastis.gr/storyTextOnly.do?id=4514402&publDate=18/4/2008&textOnly=true
http://www.naftemporiki.gr/news/story.asp?id=1502019
http://www.xronos.gr/politics/detail.php?ID=39730
http://www.makthes.gr/index.php?name=News&file=article&sid=15981
http://www.ethnos.gr/article.asp?catid=11411&subid=2&tag=9283&pubid=532789
http://www.topontiki.gr/Pontiki/index.php
http://www.enet.gr/online/online_text/c=110,dt=17.04.2008,id=35712592
GALERİ