ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

Sayın Karamanalis yeni hiçbir şey söylemedi

30.01.2004
Gümülcine'de yayınlanan Paratiritis gazetesinin 30 Ocak 2004 tarihli nüshasında yer alan bir yazının çevirisi.

Stergios Stavropoulos:

Sayın Karamanalis yeni hiçbir şey söylemedi

YDP Genel Başkanı Kostas Karamanlis'in birkaç gün önce Gümülcine'de azınlıkla ilgili olarak yaptığı açıklamaları, PASOK Rodop İli milletvekili adayı Stergios Stavropoulos'la değerlendirdik.

Sayın Stavropoulos, genç bir politikacı olarak YDP Genel Başkanı Kostas Karamanlis'ten, azınlık hakkında daha ses getirici açıklamalar beklediğini, ancak, bu konuda düş kırıklığı yaşadığ ını, zira Karamanlis'in azınlığa sunulacak hizmetler olarak sıraladığı hususların, aslında son on yıldan beri PASOK'un azınlık için uyguladıklarının tekrarından ibaret olduğunu belirtti ve sorularımızı şöyle yanıtladı:

-Paratiritis: YDP Genel Başkanı'nın bölgemizde yaptığı açıklamaları nasıl değerlendiriyorsunuz?

-Stergios Stavropoulos: Genç ve çağdaş bir politikacı olduğunu sandığım ve ülkenin yönetimine talip olan Kostas Karamanlis'ten daha tatmin edici açıklamalar bekliyordum. Aslında Karamanlis'in azınlık için yaptığı açıklamalar, son on yıldan beri PASOK'un bu azınlığa uygulayageldiklerinin bir özetidir. Oysa bölgemiz, Sayın Karamanlis'in yeni görüş ve projelerini açıklamasına en elverişli bir bölgeydi. Fakat Karamanlis bunu yapamadı ve olayların gerisinde kaldığını gösterdi. Son on yıldan beri biz bu bölgede neleri uygulamışsak, Sayın Karamanlis, bunları yeni bir şeymiş gibi, bölge halkına lanse etmeye çalıştı. Karamanlis'in konuşmasını irdeledikten sonra, kendisinin, azınlığın karşı karşıya bulunduğu sorunlar hakkında yeterli bilgiye sahip olmadığı izlenimini edindim. Karamanlis bir de ne dedi? Azınlık için Avrupa standartlarında uygulamalar getireceklerini söyledi. Hal böyle iken, biz, Sayın Karamanlis'in partisi ve benzer ideolojiyi paylaşan muhafazakar partilerin, yeni AB Anayasası'nda, üye ülke insanlarının dinlerinin Hristiyanlık olduğu ibaresinin yer almasında ısrar ettiklerini hatırlıyoruz. Sayın Karamanlis, ayrıca, Lozan Antlaşması'na saygıdan dem vuruyor. Oysa Giorgo Papandreou'nun, Lozan Antlaşması'nın da ötesinde, Müslüman çocuklarına Yunan üniversitelerine özel kontenjanla girmelerine olanak sağlamış olduğu, herkesin kabul ettiği bir gerçektir. Kısacası, Sayın Karamanlis'in bölgemizde yaptığı konuşma yeni hiçbir unsur içermemektedir.

-P: Doğru da, bildiğiniz gibi, vatansızlar, Vakıf İdare Heyetleri'nin seçimi, dini liderlerin seçimi gibi, PASOK'un da çözüm getiremediği türden sorunlar var. Bu tanımlamayla hemfikir değil misiniz yoksa?..

-S.S.: Tamamen hemfikirim. Ancak, kanım odur ki, bazı sorunlar, gerekli olgunluğa eriştikten sonra çözüme kavuşturulabilecektir. Bu noktada şunu hatırlatmak isterim: On yıl önce çözümlenmesi imkansızmış gibi görünen bazı sorunların, daha sonraki yıllarda çözümlenebildiğine tanık olduk. Sizin yukarıdaki sorunuzda yer alan sorunlar hakkında bile Sayın Karamanlis hiçbir fikir dile getirmemiştir.

-P: Tamam ama, ben ısrar ediyor ve PASOK'un da bu konularla ilgili herhangi bir tutum veya tavır sergilemediğini tekrarlıyorum.

-S.S.: Biz, yeni liderine kavuşmuş bir PASOK'un, bazı konularda azınlığın beklentilerinden de ileri noktalara geleceğine inanıyoruz. Zira yeni liderimiz Giorgo Papandreou, azınlık ve genel olarak hassas nüfus grupları hakkındaki düşünce ve görüşleriyle, azınlıktan dahi birkaç adım öndedir. Bazı konularda gecikmeler olduğunu hiç kimse inkar edemez. Örneğin, sayıları 500-600 olan vatansızların vatandaşlıklarını almalarına ve böylece bir kimliğe sahip olmalarına kim itiraz edebilir? Ama bu gibi işlemler mevzuat değişikliği ve yasal düzenleme gerektirdiğinden, seçimlere kadar bu soruna çözüm getirilmesi mümkün görülmemektedir. Bu konulara resmen temas edilmemesi belki de bundandır. Ben, PASOK'un bu konuya çözüm getirmek için kendini bağladığını biliyorum. Sayın Karamanlis vakıflar konusunda da somut bir çözüm vaadetmedi. Söylediği tek şey, daha iyi işletilmeleriyle ilgiliydi. Ama unutmamamız gerekir ki, azınlık mensuplarının, vakıf ve müftü seçimlerinin yapılıp yapılmayacağından öte, daha ciddi sorunları var. Örneğin, Sayın Karamanlis, (azınlık) okul binalarının daha iyi hale getirilmesinden bahsetti. Oysa Giorgo Papandreou sayesinde son 2-3 yıllık dönemde bu okullara toplam 2,2 milyar Drahmi tahsis edildi. Tabii ki daha birçok okulda yeterli araç-gereç bulunmadığını da inkar edemeyiz. Ancak, yıllardan beri Rodop Valiliği, dağlık bölge köylerindeki öğrencileri okullara taşımak için araç ve/veya ödenek ayırırken, Hemetli'de (Organi) ö ğrenci yurdu faaliyete geçirmişken, Sayın Karamanlis'in kalkıp da bunları sunulacak yeni hizmetler olarak lanse etmeye çalışması, kabul edilemez bir durumdur.

-P: Geçen yıl tütünlerin düşük fiyatla satılmış olması, geçimini sadece bu üründen temin eden üreticileri olumsuz yönde etkilemeyecek midir?

-S.S.: Doğrudur. Bölgemizdeki tütün üreticilerinin çoğu azınlık mensubudur ve geçen yıl çok kötü bir durumla karşılaştılar. Zira hem fiyatlar düşüktü hem de tütün rekoltesi. Ama Rodop İli tütün üreticilerinin endişeye kapılmamaları gerekir. Zira sübvansiyonların 2013 yılına değin sürmesi güvence altına alınmış bulunmaktadır. Ayrıca unutulmamalıdır ki, (Batı) Trakya en kaliteli Basma tipi tütün üretilmektedir. Bu yılki tütün ürününün daha iyi durumda olduğunu belirtmeliyim. Ancak, şunu da belirtmeliyim ki, tütün fiyatlarını hükümet belirlememektedir. Tütün fiyatlarını tüccarlar belirlemektedir. Bu noktada şunu da hatırlatmalıyım ki, İskeçe'de SEKE'nin (Yunanistan Tütün Üreticileri Birliği) geçen yıl gerçekleştirdiği toplantıda, tütünün kilosuna 1 Euro'dan yüksek fiyat verilmemesini talep edenler YDP'lilerdi. Yani kısacası, PASOK aleyhine bir durum yaratmak maksadıyla, YDP tarafından tütüncülerin sırtında çirkin bir oyun oynandı. Hazır yeri gelmişken şunu da söylemeliyim: Henüz tütün koçanı-üretim ruhsatı alamamış olan yeni ailelere de bu imkanın tanınması konusu üzerinde durulması gerekir. Bunu yapabilmemiz için ise, tütün üretim kotasını nasıl arttırabileceğimizi araştırmalıyız".