Büyük Koalisyon Türkiye´nin AB Hayallerinin Sonu mu?

ABTTF Basın Bürosu, Witten - 15.11.2005

ABTTF Basın Bildirisi

Büyük Koalisyon Türkiye´nin AB Hayallerinin Sonu mu?

Almanya´da 18 Eylül Seçimlerinin yarattığı belirsizlik sistemin iki büyük politik gücü Hıristiyan Demokratlar (CDU/CSU) ve Hıristiyan Demokratlar arasında bir „Büyük Koalisyon“u zorunlu kılarken, bir ayı aşkın süredir devam eden eden zorlu koalisyon pazarlıklarına Pazartesi günü toplanan Parti meclisleri son noktayı koydu. Angela Merkel meclisteki oylamadan da başarıyla ayrıldığı takdirde Almanya´nın dört yıl süre ile bir numaralı ismi olacak. Seçim döneminde Türkiye karşıtı söylemiyle ön plana çıkan Merkel´in başkanlığında kurulacak hükümetin Türk seçmenlerin beklentilerine ne derece cevap verebileceği cevabı henüz tam net olmayan bir soru. Büyük koalisyonun ekonomik krizden çıkmak ve bunun için sosyal haklarından taviz vermek istemeyen seçmenin taleplerine yanıt verme konusunda iyi bir alternatif olarak görülebileceğini söyleyen Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) Başkanı Halit Habipoğlu´na göre, toplumun orta tabakalarında ortak bir zemine sahip bulunan iki parti üst ve alt gelir düzeyine sahip tabakalardan seçmenler söz konusu olduğundanda iki farklı kutbu temsil ediyorlar. Habipoğlu bu çelişkinin koalisyonun ömrünü kısaltma ihtimalinin yüksek olduğu ihtimalini dile getiriyor ve ekliyor „partilerin koalisyonun sürdürülebilirliği adına büyük tavizler vermeleri politik tabanlarıni yitirmalarine ve Alman siyasetinde merkezin yönünün değişmesine yol açabilir“.

Parti meclislerince onaylanan koalisyon sözleşmesinin Türk seçmeni pek tatmin etmediğinin altını çizen ABTTF Başkanı, „özellikle göç ve entegrasyon alanına ilişkin Sosyal Demokratlar-Yeşiller koalisyonu döneminde atılan küçük, ancak önemli adımların yeni hükümet tarafından kararlı bir şekilde sürdürülecek gibi görünmüyor“ dedi. „2005 yılı başından itibaren göç ülkesi olduğunu beyan eden Almanya´da hükümetlerin koalisyon sözleşmelerinde göçmenler yerinde „yabancılar“ın uyumundan söz ediyor olması hayal kırıcıdır“ diyen Habipoğlu, buna karşın korunmaya ihtiyaç kadın ve gençlere dönük destek verileceğini yönündeki beyanın olumlu olduğunu söyledi.

Seçimler öncesinde koalisyonun iki kesimi arasında temel tartışma konularından biri olan Türkiye´nin AB üyeliği konusunun, CDU´nun tezlerine yakın şekilde sonuçlanmasının, Türkiye´nin Avrupa Birliği üyeliğini, Avrupa´daki geleceklerinin garantisi olarak gören Türk göçmenlerin beklentilerine ters düştüğünü ifade eden ABTTF Başkanı, „Koalisyon programında yakında birlik üyeliği gerçekleşecek Romanya ve Bulgaristan´ın ve Hırvatistan ile başlayan müzakereler sıcak sözcüklerle karşılanırken Türkiye´nin üyeliği konusunda ´ucu açık müzakere´ ve ´imtiyazlı ilişki´ gibi kavramların devreye girmesi çelişkili bir tutumdur.“ diye konuştu. Koalisyon sözleşmesinde yer alan Türkiye´nin üyeliğinin Türkiye´nin koşulları yerine getiririp getirmediği ile beraber Avrupa Birliği´nin özümseme yeteneğine bağlı olacağına dair ifadelerin Almanya´nın gelecekteki dış politikasını ne derece etkileyeceğini ve bunun Türkiye´nin Avrupa Birliği perspektifine ne şekilde yansıyacağı cevabı beklenen önemli bir soru olarak duruyor.