Uluslararası Helsinki İnsan Hakları Federasyonu

"Yunanistan’da milli azınlıklar inkar ediliyor"

Mayıs ayı sonunda yayınlanan yıllık raporunda Yunanistan’a 10 sayfa ayıran Uluslararası Helsinki İnsan Hakları Federasyonu (IHF) bu ülkede Türk ve Makedon azınlıklarının varlıklarının inkarının devam ettiğini bildirdi. Raporda Yunanistan’da uluslararası kuruluşların uyarılarına rağmen insan hakları ihlallerinde de yeterli düzelmenin olmadığı da kaydedildi.

Merkezi Viyana’da bulunan ve 1982 yılından beri faaliyet gösteren Uluslararası Helsinki İnsan Hakları Federasyonu 2002 yılı raporunu yayınladı. Avrupa Gü venlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) üyesi 40 ülkede yaşanan azınlık ve insan hakları ihlallerini içeren raporda Yunanistan’a 10 sayfa ayrıldı.

Mayıs ayı sonunda yayınlanan raporda, Yunanistan’da göçmenlere ve azınlıklara karşı insan hakları ihlallerinin 2001 yılında da devamettiği vurgulanarak Atina uluslararası kuruluşlar tarafından yapılan uyarıları dikkate almamakla suçlandı.

Raporda, Milli Azınlıklar başlığı altında Batı Trakya Türk azınlığı ile Makedon azınlığa da geniş yer ayrılarak Yunanistan’ın bu azınlıkların etnik kimlerini inkar etmeye devam ettiği kaydedildi.

"Türk kelimesini kullanmanın hala zorluk yarattığı" belirtilen raporda Rodop Bidayet Mahkemesinin Batı Trakya Türk azınlığı mensunu 42 kadın tarafından yapı lan Rodop Türk Kadınlar Birliği kuruluş müracaatını aynı nedenle reddettiği bilgisi verildi.

İskeçe Türk Birliği’nin açılması ile ilgili davanın Gümülcine Temyiz Mahkemesi tarafından yeniden reddedildiği de ifade edilen raporda Batı Trakya Türk azı nlığının eğitim sorunlarının ciddi boyutlarda bulunduğu hatırlatılarak Celal Bayar lisesinde Türkçe kitap eksikliği dolayısıyla Matematik, Fizik ve Kimya derslerinde Türk öğretmenlerin Yunanca kitapları kullanmak zorunda kaldığı anlatıldı.

Türk çocuklarının azınlık okullarındaki kötü eğitim dolayısıyla hayata yetersiz hazırlandığı aktarılan raporda, ortaokul öğreniminin zorunlu olmasına rağmen azınlık okullarında öğrenime başlayan her beş öğrenciden ancak birisinin üçüncü sınıfa kadar ulaşabildiği bunlardan da ancak üçte birinin öğrenimini tamamlayabildiği belirtildi.

Azınlık okullarındaki Türk öğrenciler ile ilgili istatistik bilgiye de yer verilen İnsan Hakları raporunda 2000-2001 öğrenim yılında ortaokul birinci sınıfa başlayan öğrencilerden sadece yüzde 26’sının bu yılı başarı ile tamamlayabildiği, yüzde 30’unun sınıfı geçemeyerek yeniden yılsonu sınavına girmek zorunda kaldığı, öğrencilerin yüzde 44’ünün ise başarısız olduğu kaydedildi.

Yunan yönetiminin Makedon azınlığın varlığının inkar etmeyi sürdürdüğü de anlatılan raporda, "Makedonların haklarını savunanlara karşı baskılar uygulanmakta bunlar toplumsal hayatta, medyada ve politik hayatta düşmanca bir tavırla karşı karşıya kalarak tamamen susturulmak istenmektedir" ifadesine yer verildi.

Makedonca isimlerin kullanılmasının yasaklandığı ve bu isimleri kaydettirmek isteyenlerin Yunanlı yetkililerin kasdi tacizine uğradığı anlatılan raporda " zorla elenleştirme" politikası gereği Makedon isimlerinin Yunanca benzerlerinin kayda geçirildiği belirtildi.

Makedon Evi adlı kuruluşun kurulmasının Yunan makamları tarafından sürekli engellendiği ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde Yunanistan’ın bu uygulaması dolayısıyla mahkumedildiği de hatırlatılan raporda ancak Florina Barosu’nun bu konuyu takip edecek avukat atamayarak Makedon evinin kaydının yapılmasının çe şitli mazeretlerle engellendiği dile getirildi.

Yunanistan’da ifade özgürlüğünün en alt düzeyde olduğuna vurgu da yapılan Uluslararası Helsinki İnsan Hakları Federasyonu’nun 2002 yılı raporunda Ulah Kültür Derneği kurmak için çaba gösteren Sotiris Bletsas’ın 15 ay hapis cezasına mahkum edildiği yıllarca süren dava sonunda bu şahsın 2001 Aralık ayında beraat ettiği anlatılarak bu konuda basın mensuplarına yönelik uygulamalarla ilgili örnekler de verildi.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin 2001 yılında Yunanistan’ı "işkence ve insanlık dışı, aşağılayıcı" uygulalar dolayısıyla mahkum ettiği hatırlatılan raporda "Yunan asıllı olmadığı için Yunan vatandaşlığını kaybenlerin sorunlarının çıkarılan 2910/2001 sayılı kanuna rağmen çözülmediği" dile getirildi.

Sezgin Durgut adlı Yunan vatandaşının vatandaşlığını ancak 2002 yılı başında kazanabileceğinin kabul edildiği anlatılan raporda "kaldırılan 19 Madde’nin mağ duru olan bir çok Yunan vatandaşının hakları hala iade edilmemiştir" denildi.