ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

ABTTF Birleşmiş Milletler Azınlık Çalışma Grubu Toplantıları’nda

21.03.2004
Cemile Yusuf tarafından yapılan konuşma.


Sayin Baskan Tessekürler,

Adim Cemile Giousouf, Avrupa Bati Trakya Türk Federasyonu’nu temsil ediyorum.

Avrupa Birligi arastirma merkezi tarafindan yapilan bir ankete göre, Yunanistan’da yabanci düsmanliginin diger Avrupa Birligi ülkeleriyle karsilastirildiginda en yüksek düzeyde oldugu tespit edilmistir.

Bu nedenden dolayi Yunanistan parlamentosu bu sene sonuna kadar, etnik ve dini dislanmaya bir yil hapis cezasi verilecegine dair, yeni bir kanun cikarmaya karar vermistir.

Yüzyillardan beri Bati Trakya’da 150.000 civarinda bir Türk azinligi yasamaktadir. Bati Trakya Türkleri’nin statüleri 1923 ‘de Lozan Baris Antlasmasinda ve daha sonra Yunanistan’in imzalamis oldugu uluslararsi Antlasmalar’da belirlenmistir.

Buna ragmen azinlik ve cogunluk arsinda cözülmesi gereken sorunlar bulunmakta. Bu sorunlar halklar arasi düsmanliktan ve hükümetin Türk azinligina haklarini vermemesinden kaynaklaniyor.

En büyük sorunlardan bir tanesi, Türk kimliginin taninmamasi ve inkar edilmesi. Birlesmis Milletler bildirisinin 1.1. maddesine göre her devlet azinlilklarin kimliklerini korur ve bu kimlikleri gelistirmeleri icin gerekli sartlarin olusmasini tesvik eder. Yunanistan, Türk ibaresini kulanan sivil kurumlarin (sivil toplum örgütleri) ve derneklerin kuruluslarini yasaklamaktadir. Örnegin „Rodop Türk Kadinlari Dernegi". Bu sorun Yunanistan Yüksek Mahkemesi‘ne kadar cikmis bulunmaktadir.

Yunanistan’da yasayan Makedon Azinligi’da ayni sinirlanmalar ile karsi karsiya. Bir „Makedon Kültür Evi" kurma talebi, Florina tek hakimli asliye hukuk mahkemesi tarafindan 19.12.2003 tarihin’de reddedilmistir.

Buna iliskin bir noktaya daha deyinmek istiyorum. Yunanistan’in 22.09.1997 tarihinde Strazburg’da "Avrupa Konseyi ulusal azinliklarin korunmasi icin cerceve sözlesme’sini" imzalamis olmasina ragmen bu güne kadar onaylamamistir. Biz bu sözlesmenin onaylanmasini talep ediyoruz. Aksi halde, Yunan hükümetinin Uluslararasi statüleri kabul etmedigi ve böylelikle Azinlik haklarini da reddettigi anlami dogar.

Azinliklarin ana dilinde egitim hakki Birlesimis Milletlerin azinlik haklarina dair bildirinin 4.3. maddesin’de belirlenmistir. Biz Yunanistan’da azinlik okularinin otonomilerini, kaybetmis olmalarini siddetle elestiriyoruz.

Yunan Hükümeti müdahalesi sonucu, zorlastirilmis yönergeler olusturmus ve böylelikle egitim kalitesi düsmüstür.

Degerli Baskan, simdi din özgürlügü ve siysal haklardan bahs etmek istiyorum.

Yunan hükümeti 1990’dan beri, halk tarafindan secilmis olan muftüleri kabul etmiyor. Bu sosyal adaletsizlik Avurpa Insan Haklari Mahkemesi tarafindan da Muftülerin lehine karar verilerek gözler önüne serilmistir. Ama Yunan Hükümeti müftüleri tayin etmeye devam ediyor. Bu davranis, Birlesimis Milletlerin azinlik haklarina dair bildirinin 1.1. maddesin’e ve 1.2. maddesin’e aykiridir.

Türk azinligi siyasal boyutta da adaletsizlik yasamaktadir.

1993 den beri Azinlik temsilcileri % 3‘lük bir barajdan dolayi bagimzis milletvekili secemiyorlar. Azinlik temsilcileri sadece partiler vasitasiyla paralemtoya girebiliyorlar, azinligin siyasal özgürlügü kisitlanmaktadir.

Binlerce Türk asili Yunan vatandasi, 1955 ile 1998 yilari arasinda Yunan vatandasligindan cikarilmistir. Bu haksizlik, Yunan Vatandaslik Yasasi’nin 19.maddesine dayandirilmaktadir. Türk asilli Yunan vatandaslari, Yunanistan’a dönüslerini belirlemeyerek terk etikleri an, vatandasliktan cikartiliyorlardi. Bu madde 1998 yillinda iptal edilmesine ragmen, vatandasliktan cikarilan Türkler hala vatansiz ve böylece hicbir sivil hakka sahib degildir. Sosyal, ekonomik ve siyasal dislanmaya mahkum edilmislerdir.

Hükümet tarafindan yapilan dislamalara degindikten sonra, halk arasi yasanan yabanci düsmanligina gecmek istiyorum. Nea Mehaniona sehri‘nin yüksek okul ögrencileri ve aileleri, Odysseas Cenai isimli ögrencinin 28 Ekim 2003 tarihinde kutlanan milli bayram esnasinda Yunan bayragini tasimasina karsi sert protestolarda bulunmuslardir. Bu sert tepkinin nedeni ögrencinin arnavut asilli olmasi. Bu nedenden dolayi onun Yunan bayragini tasimasi yasaklanmistir.

Yunan ögrencilerin ve ailelerin tepkileri hükümet sözcüsü Christos Protopapas tarafindan irkci tepki olarak kinanmistir. Fakat bu tür irkcilik saadece halk arasinda yasanmamaktadir, medya tarafindan ve resmi daireler tarafindan da yayilmaktadir.

Örnegin, Iskece sehrinde yasayan bir Yunan vatandasin durumu: Bu sahis Türk vatandaslari Ahmet Oglu Rusan Selahatin ve karisina arazisini satmak istemis. 24 Kasim 2003 tarihinde Hronos gazetesinde yayinlanmis olan mektubunda, tarim bakanligi’na sikayetci oldugunu belirtiyor: Iki tarafinda kontrat’i imzalamasina ragmen, yetkili kisiler tarafindan kontratin imzalanmadigini ve böylelikle satisin gerceklesemedigini acikliyor. Bu sorunu cözmek icin, bir azinlik milletvekilinin irtibata gecmesi gerekli olmustur.

Bu sorunlar Yunanistan iktidar partilerinin Isonomia (hukuk önünde esitli) ve Isopoliteia (sivil haklarin esitligi) cizgisini düzenlemis oldugu dönemlerde yasanmistir.

Umudumuz 7 Mart Genel secimlerinin Türk azinligi icin olumlu gelismelere yol acmasi.


Sayin Baskan,

devlet temsilcilerimizden, calisma grubu üylerini Yunanistan’a davet etmesini diliyoruz. Bati Trakya’da ki Türk azinliginin dislanmasi konusunda kendi görüslerini sunmalarini ve Yunan hükümetinin uluslararasi Antlasmalarin kurallarina uyarak hareket etmesini saglamalarini taleb ediyoruz.

Tessekürler
GALERİ