ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

ABTTF ABD İnsan Hakları Yunanistan 2015 raporuna karşılık paralel rapor hazırladı

19.05.2016
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu(ABTTF), Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Dışişleri Bakanlığı’nın Yunanistan 2015 İnsan Hakları Raporu’na karşı bir rapor hazırlayarak ABD’nin ilgili yetkili makamlarına iletti. Paralel raporunda ABTTF, ABD Yunanistan raporunda Batı Trakya Türk Azınlığı ile ilgili kısımlara açıklık getirerek yeni gelişmeleri aktardı.

“Trakya’daki tanınmış Müslüman azınlık” tanımlaması ile Batı Trakya Türk Azınlığı’na karşı ayrımcılık ve sosyal dışlanmanın olduğu belirtilen ABD raporunda azınlık ile ilgili konular şöyle:

ABD raporunda Batı Trakya Türk Azınlığı’nın nüfusu hakkındaki tutarsızlık devam ediyor

Hükümetin Lozan Antlaşması’na göre “antlaşmanın imzalandığı dönemde etnik Türk, Pomak ve Roman toplulukları dahil olmak üzere yaklaşık 100.000-120.000 nüfustan oluşan Müslüman azınlığı” resmen tanıdığı ifade edilen ABD raporunda bazı Pomak ve Romanların “Türkçe konuşan topluluk” tarafından Türk kimliğinden ayrı Pomak ve Roman kimlikleri olduğunu inkar etmeleri için baskı uygulandığını ifade ettikleri not ediliyor. Bu iddiaya karşılık ABTTF, Lozan’da ifade edilen Müslüman azınlığın etnik kimliğinin Türk olduğunun nüfus mübadelesi sözleşmesinde belirtildiğinin altını çiziyor.

ABTTF, ABD raporunda Batı Trakya Türk Azınlığı’nın nüfusu ile ilgili tutarsızlığa dikkat çekerek bu rakamın 2013 yılı raporunda 150 bin, 2014 yılı raporunda 120 bin, 2015 yılı raporunda ise 100 bin ile 120 bin olarak not edilmesini eleştirdi.

Yunanistan’ın tek taraflı olarak şeri hukuk uygulamasından vazgeçmesi Atina Antlaşması’nın ihlali anlamına gelir

Miras ve medeni hukuk konularında hükümetin Batı Trakya Türk Azınlığı için şer’i hukuku tanıdığı belirtilen ABD raporunda, “hükümet tarafından atanmış müftü” tanımlamasıyla atanmış müftüler tarafından evlendirilen Müslümanların şer’i hukuka tabi oldukları, ancak isterlerse medeni hukuk mahkemelerine başvurabilecekleri belirtiliyor. Paralel raporunda ABTTF bu durumu onaylamakla birlikte atanmış müftülerin kararlarının sivil mahkemeler tarafından onaylanmak zorunda olduğunu hatırlatarak bu konuda sorumluluğun hükümete ait olduğunun altını çizdi.

Ulusal İnsan Hakları Konseyi’nin hükümet tarafından atanan atanmış müftülerin yetkilerinin yalnızca dini görevleri ile sınırlandırılması yönünde tavsiyede bulunduğu belirtilen ABD raporuna karşılık ABTTF, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın kendi dini liderlerini seçme hakkının elinden alınarak müftülerin şeri yetkilere sahip oldukları gerekçesi ile devletin tek taraflı bir karar ile müftüleri atama yoluna gittiğini hatırlatıyor. ABTTF atanmış müftülerin şeri yetkilerinin 1913 Atina Antlaşması’ndan kaynaklandığının altını çizerek Yunanistan tarafından tek taraflı olarak bu yetkilerin kaldırılmasının Atina Antlaşması’nın ihlali anlamına geleceğini belirtti.

KRAL FM sahibine 15 bin avro para ile 17 ay hapis cezası verildi

Basın ve medya özgürlüğü konusunda mevzuattaki değişikliklerin aktarıldığı ABD raporunda Ulusal Radyo ve Televizyon Kurulu(ESR)’nin radyo ve televizyon istasyonları üzerinde etkin kontrolü olduğu kaydediliyor. Mevcut yasaya göre yüzde 25 Yunanca program zorunluluğu olduğu ifade edilen rapora ek olarak ABTTF, 2011 ve 2014 yıllarında Batı Trakya Türk Azınlığı’na ait radyolara yüzde 25 oranın Yunanca yayın yapmadıkları gerekçesi ile idari para cezası ve uyarıda bulunulduğunu belirtti. Son gelişme olarak ise ABTTF, İskeçe’nin dağlık bölgesine yayın yapmak amacıyla Stavropuli’ye ara verici istasyonu kuran KRAL FM’nin 2015 yılında ESR’nin kararı ile yasadışı radyo istasyonu olarak ilan edildiğini belirtti. ABTTF, Mayıs 2016’de KRAL FM’nin yayınlarına yasadışı olarak devam ettiği iddiası ile radyo sahibi Hüseyin Karadayı’nın iki kez tutuklanarak suçüstü mahkemesi tarafından toplamda 15 bin avro ve 17 ay hapis cezasına çarptırıldığını not etti

Dernek kurma özgürlüğü ile ilgili AİHM kararlarını Yunanistan uygulamıyor

Dernek kurma özgürlüğü çerçevesinde hükümetin kendi etnik Makedonlar olarak tanımlayan vatandaşlar veya isminde “Türk” kelimesi geçen derneklere yasal kısıtlamada bulunmaya devam ettiği belirtilen ABD raporuna karşılık ABTTF, Bekir-Usta grubu davası olarak adlandırılan İskeçe Türk Birliği, Rodop İli Türk Kadınları Kültür Derneği ile Meriç İli Azınlık Gençlik Derneği davalarında Yunanistan’ın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi(AİHM) kararlarını uygulamamakta ısrarcı olduğunu belirtti. Ocak 2015’te AİHM’nin bu üç davayı yeniden görüşme kararı aldığını kaydeden ABTTF, Aralık 2015’te açıkladığı kararda mahkemenin İskeçe Türk Birliği ve Rodop İli Türk Kadınları Kültür Derneği’nin başvurularını usülden kabul etmediğini belirtti. ABTTF, AİHM kararını takiben yeni kayıt başvurusunda bulunan Meriç İli Azınlık Gençlik Derneği ile ilgili olarak Mahkemenin kararının beklendiğini not etti.

Bununla birlikte ABTTF, 2 Mart 2016’da Avrupa Parlamentosu’nda bu konuda düzenlediği konferansa AP Milletvekili Altın Şafak milletvekillerinin yaptığı baskını aktardı. ABTTF, ayrıca konferansın iptali istemiyle yalnızca Altın Şafak AP milletvekillerinin değil Yunanistan’daki diğer bazı siyasi partilerin AP milletvekillerinin de protesto mektupları gönderdiklerini belirtti.

ABTTF eğitimin farklı düzeylerinde yaşanan sorunlara dikkat çekti

Avrupa Konseyi Irkçılık ve Hoşgörüsüzlük Karşıtı Komisyonu(ECRI)’nun Yunanistan raporunda orta düzeyde iki dilli eğitim veren yalnızca iki okul bulunduğu yönündeki tespitine yer verilen ABD raporuna karşılık olarak ABTTF, okul öncesi, ilkokul, ortaokul, yükseköğrenim düzeylerindeki önemli sorunları aktardı. Ayrıca ABTTF, 4310/2014 sayı ve tarihli yasadaki değişiklikleri aktararak özellikle yasa ile kurulmasına karar verilen Azınlık Programı Öğretmen Okulu’na yalnızca Yunanistan’daki pedagoji bölümlerinden mezun olanların kabul edilecek olmasını eleştirdi.

Batı Trakya Türk Azınlığı’na yönelik nefret temelli saldırılar ABD raporunda yer almıyor

ABTTF, ABD raporunda Anti-Semitizm ile cinsel yönelim ve toplumsal cinsiyet kimliği temelinde şiddet ve ayrımcılık konularında ayrı başlıklar olmasına karşın Batı Trakya Türk Azınlığı’na yönelik nefret temelli saldırılara raporda yer verilmemesini eleştirdi. 2015 yılı ve Ocak-Nisan 2016 döneminde Batı Trakya Türk Azınlığı’na yönelik saldırıları rapor eden ABTTF, DEB Partisi Genel Merkezi’ne yapılan saldırı ile Faziletli İskeçe Müftüsü Ahmet Mete’nin yanında çalışan bir imama “Trakya’nın Bekçileri” adındaki grubun saldırısını ayrıntılarıyla not etti.

ABD İnsan Hakları Yunanistan 2015 raporuna http://www.state.gov/j/drl/rls/hrrpt/ linkinden ulaşabilirsiniz.
GALERİ