ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

Açıklama

18.05.2006
İskeçe-Kavala-Drama Genişletilmiş İl Valiliğine Batı Trakya Azınlığı Mensubu Gülbeyaz Karahasan´ın Aday Gösterilmesi Üzerine Başlayan Tartışmalar Hakkında ABTTF Başkanı Halit Habipoğlu´nun Açıklaması

Yunanistan´da toplam nüfusun % 1.5´ine tekabül eden azınlığımız, ulusal ve yerel siyasette sahip olduğu güce tekabül eden sayı ve etkide temsil olanağı bulamadı. Ağır baskılar altında ezildiğimiz, herşeyimizin elimizden alınmak istendiği günlerde tüm gücümüzle desteklediğimiz unutulmaz liderimiz Dr. Sadık Ahmet, bağımsız milletvekili olarak azınlığımızın sesini duyurmaya öylesine muvaffak oldu ki, bunu içlerine sindiremeyen çevreler, bu sesi susturmak için ellerinden gelen gayeti gösterdiler. İlk yaptıkları iş bir dahaki seçimlere % 3´lük baraj uygulamasıyla girmek ve bu barajı bağımsız adaylara da uygulamak oldu. Hala yürürlükte olan bu barajın demokratik olma iddiasında bulunan hiç bir ülkede emsali yoktur. Ulusal siyasette gücümüzü kırmak için izlenen bu uygulama yerel siyasete de Kapodistirias Planı adı altında yansıtıldı. Türklerin çoğunlukta oldukları bölgeler, Yunan çoğunlukların yaşadığı yerlerle birleştirilerek azınlığımızın gücü kırılmak istendi. Yıllarca mümkün olan her yerde bu sorunlarımızı anlatmaya çalıştık. Uluslararası platformlarda karşı karşıya geldiğimiz Yunanlı diplomatlar, bu uygulamaların azınlığı hedef almadığı herkesi kapsadığı gibi inandırıcı olmayan sudan bahaneler öne sürdüler. Ancak PASOK´un azınlığımız mensubu Gülbeyaz Karahasan´ı İskeçe-Kavala-Drama Genişletilmiş il valiliği için gerçekleştirilecek seçimlere aday göstermesi, maskeleri düşürdü. İktidar partisi mensupları ve Kilise çevrelerinden yükselen sesler, vali adayından kamuoyu önünde „Yunanlı bir kadın“ olduğunu söylemesini isteyecek derecede aşşağılayıcı bir hal aldı. Bu soruyu soran kişinin Yeni Demokrasi Hükümeti´nin Doğu Makedonya Trakya bakanı olması işin en ilginç tarafı. Gülbeyaz Karahasan´dan Kıbrıs konusunda ne düşündüğünü, Drama kurtulus günü hakkındaki tutumunu, Heybeliada Ruhban okulu konusunda görüşünün ne olduğunu sorma cesaretini kendinde bulan Drama Milletvekilinin açıklaması bir yana, genişletilmiş valiliklerin kuruluşunda fikir babalığı yapan Skandalidis, sistemin bir „Müslüman“ valinin seçilmesinin önüne geçilmesini engellemek için oluşturulduğunu Alpha TV´de katıldığı bir programda açıkça itiraf etti. Bir azınlık mensubunu neden etkin noktalarda görmek istemediklerinin açıklamasını da Batı Trakya´da Yunanca yayımlanan bölgesel gazete Hronos´un yorumcuları itiraf ediyor. Etkin noktada biri, İslam Konferansı, insan hakları kuruluşları önünde bizi şikayet ederse ne yapacağız. Bugüne dek demokrasinin beşiğiyiz. Azınlıklarımız en iyi koşullarla yaşıyor gibi tezler savunan siyaset adamlarının birden bire tutuşmasının nedeni nedir acaba? Yoksa Yunanistan´da azınlık hakları mı çiğneniyor?

Batı Avrupa ülkelerinde ulusal gurur kaynağı olan farklı etnik dinsel kökenli yerel ulusal siyasetçiler, Yunanistan´da neden kabusa dönüşüyor? Azınlığımız asırlardır yaşadığı topraklarda yönetici çıkaramayacak derecede yetersiz midir, yoksa binlerce yıllık Yunan demokrasisi hala kurulduğu zamanki gibi sadece bazılarının demokrasisi olarak mı yaşamaktadır?

Ülkemizde demokrat geçinen, azınlığın haklarının ihlal edilmediğini öne süren politikacıların maskelerini düşüren bu tartışmanın tüm dünyaca yakından izlenmesi gerektiğine inanıyoruz ve başta Avrupa Komisyonu, Avrupa Konseyi, AGIT, Birleşmiş Milletler olmak üzere tüm demokratik güçleri ve insan hakları örgütlerini tartışmaları ve seçim sürecini yakından izlemeye davet ediyoruz.
GALERİ