ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

Yunanistan Eski Cumhurbaşkanı Pavlopulos’tan yine çarpıtılmış Lozan Antlaşması yorumu 

21.12.2022

ABTTF Başkanı: “Ülkemiz iddia ettiği üzere dini azınlık olarak tanımladığı Müslüman azınlığın Lozan’dan doğan eğitim ve dini özerkliğini de yerine getirmiyor. Zira devletin zaman içinde çıkardığı yasalar ile bugün eğitim ve dini özerkliğimiz elimizden büyük ölçüde alınmış durumda, eğitimde ve din alanında özerk bir işleyişe sahip değiliz. Söylemekten dilimizde tüy bitti, ama ülkemizin eski ve yeni yöneticileri Batı’yı yanıltmak amacı ile yaratmaya çalıştıkları yeni gerçekliği inşa etmek için aslı olmayan söylemlerde bulunmaktan vazgeçmediler, vazgeçmiyorlar!” 

Yunanistan Eski Cumhurbaşkanı Prokopis Pavlopoulos, Avgi gazetesine 1922’de Lozan Konferansı’na katılan ve Lozan Antlaşması’nın imzalanmasında büyük bir rol oynayan Yunanistan Eski Başbakanı Eleftheros Venizelos hakkında yazdığı makalede Lozan Antlaşması’na göre Batı Trakya’daki Azınlık’ın Müslüman azınlık adı ile dini bir azınlık olduğunu söyledi.  

Pavlopoulos, Batı Trakya’daki “dini bir azınlık” olarak Müslüman azınlığın milliyetleri gereği Yunanlı olduklarını, 30 Ekim 1918’den önce Türkiye’ye yerleşen ve özellikle İstanbul ve Adalarda bulunan Yunanlıların ise saf bir ulusal azınlığın üyeleri olduklarını iddia etti. Pavlopoulos, “Trakya’daki Müslümanlar”ın dini azınlıkların üyelerine tanınan hakların tümünden istisnasız olarak yararlanmayı talep edebileceklerini ancak Yunan vatandaşlıklarını doğrudan veya dolaylı olarak sorgulayacak talepte bulunmalarının mümkün olmadığını ileri sürdü. 

Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) Başkanı Halit Habip Oğlu, “Ülkemizin eski cumhurbaşkanı Pavlopulos yine aynı tezi tekrar ediyor, Lozan Antlaşması’na getirdiği yorum ile gerçek dışı iddialarda bulunuyor. Kendisinin de bildiği üzere Lozan Antlaşması’na göre Türkiye’deki Azınlık için ‘gayri-Müslim’ azınlık ifadesi kullanılıyor, Rum denmiyor. Yani Lozan’a göre Batı Trakya’daki Azınlık Müslüman azınlık ise Türkiye’deki Azınlık da gayri-Müslim azınlık. Oldukça net! Ayrıca Pavlopulos bizim ‘dini bir azınlık’ tanımı ile dini azınlıkların yararlandığı tüm haklar için Anayasa, Avrupa hukuku ve uluslararası hukuka göre her türlü yasal yola başvurabileceğimizi söylüyor. Kendisi de çok iyi biliyor ki ülkemiz iddia ettiği üzere dini azınlık olarak tanımladığı Müslüman azınlığın Lozan’dan doğan eğitim ve dini özerkliğini de yerine getirmiyor. Zira devletin zaman içinde çıkardığı yasalar ile bugün eğitim ve dini özerkliğimiz elimizden büyük ölçüde alınmış durumda, eğitimde ve din alanında özerk bir işleyişe sahip değiliz. Söylemekten dilimizde tüy bitti ama ülkemizin eski ve yeni yöneticileri Batı’yı yanıltmak amacı ile yaratmaya çalıştıkları yeni gerçekliği inşa etmek için aslı olmayan söylemlerde bulunmaktan vazgeçmediler, vazgeçmiyorlar!” dedi. 

*Fotoğraf: www.anadoluimages.com

GALERİ