ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

Basın Açıklaması

22.01.2005
Batı Trakya Türkleri'nin, İskeçe Türk Birligi'nin kapatılmasına ilişkin itirazları Yüksek Mahkeme'nin, "Lozan Antlaşması'na göre, azınlığın etnik terimlerle tanımlanamayacağı" gerekçesiyle reddedildi. Türk Derneği'nin kapatılmasına ilişkin itiraz başvurusunu ikinci kez görüşen Yüksek Mahkeme, Batı Trakya'da, içerisinde "Türk" deyimi bulunan dernekler olamayacağı yönünde oy birliğiyle karar aldı.

Yunan Yönetimi azınlığın etnik kimliğini inkar sürecini 1967 cuntasıyla birlikte başlatmış, 1950'li yıllarda azınlık ilkokullarına valilik talimatlarıyla asılan "Türk İlkokulları" tabelaları cunta döneminde indirilmiştir. 1974'ten sonra "Türk" tanımlamasıyla ilgili hassasiyet artmış ve 1983'ten sonra da Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği ile İskeçe Türk Birliği'nden isimlerindeki "Türk" sözcüğünü kaldırmaları istenmiştir. 1988 yılına gelindiğinde ise Yargıtay vermiş olduğu kararda, "Türk" kelimesinin Türkiye yurttaşlarını çağrıştırdığını, Yunan yurttaşlarını tanımlamakta kullanılamayacağını belirttikten sonra, Yunan Müslümanlarını tanımlarken
"Türk" sözcüğünü kullanmanın kamu düzeni açısından tehlikeli bir davranış olacağını hükme bağlamıştır.

Benzer şekilde, Batı Trakya Türk Azınlığı mensubu on iki öğretmen 1996 yılında bir dernek dokümanında, Batı Trakya Türk öğretmenleri ismini kullandığı için, sekiz ay hapis cezasına çarptırılmıştır. Bütün bu karmaşık süreçler Batı Trakya'da Türk olmadığının Yunan mahkemeleri tarafından tescili amacına yönelik olarak sürdürülmektedir.

Avrupa Konseyi'nde 10.02.1995 yılında imzaya açılan ve AB üyesi Yunanistan tarafından imzalanmasına rağmen henüz onaylanmayan "Ulusal Azınlıkların Korunması Hakkında Çerçeve Sözleşmesi" "Çoğulcu ve gerçekten demokratik bir toplum, bir ulusal azınlığa üye kişilerin etnik, kültürel ve dinsel kimliklerine saygı duyulmasını, bu kimliği açıklamak, korumak ve geliştirmek
için gerekli olan koşulların oluşturulmasını sağlamak zorundadır" hükmünü getirmektedir.

İnsan hakları ve demokratik değerlere saygılı olacağı konusunda çeşitli siyasi ve hukuki uluslar arası yükümlülükleri bulunan Yunanistan, artık vakit geçirmeden AB hukuk normları ile uyumlu, tutarlı politikalar izlemeye başlamalıdır.

Biz, Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu olarak Yunanistan'ı almış olduğu karar münasebetiyle esefle kınıyor, Türk azınlığın uluslar arası ve ikili anlaşmalarla güvence altına alınmış haklarına ilişkin sorumluluklarını yerine getirmeye, Ulusal Azınlıkların Korunması Hakkında Çerçeve
Sözleşmesi"ni onaylayarak Türk azınlığın etnik kimliğini tanımaya, uluslar arası kamu oyunu da Batı Trakya Türk Azınlığı'nın sorunlarının çözümü için gerekli girişimlerde bulunmaya davet ediyoruz...

Yaklaşık 60 yıl "Türk" ismi altında yasal olarak faaliyetlerini sürdüren İskeçe Türk Birliği, 1986 yılında İskeçe Valisi'nin, "Batı Trakya'da Türk bulunmadığı" iddiasıyla açtığı dava sonucunda, İskeçe Mahkemesi tarafından kapatılması yolundaki Yaklaşık 60 yıl "Türk" ismi altında yasal olarak faaliyetlerini sürdüren İskeçe Türk Birliği'nin kapatılması yolundaki kararın, 2005 yılına gelindiğinde ısrarla sürdürülmesi Yunanistan'ın insan hakları ve demokrasi alanında geçen yıllar boyunca her hangi bir ilerleme kaydedemediğinin göstergesidir.

Genel Başkan

Halit Habipoğlu
Yüksek Mimar