Yunanistan’da mahkeme isminde “Türkçe” kelimesi geçen Batı Trakya Türk toplumuna ait derneğin yeni ismini onaylamadı

Halit Habip Oğlu: “Demokrasinin beşiği olduğunu iddia eden ve Avrupa Birliği’nin eski üyelerinden biri olan ülkemiz Yunanistan söz konusu Batı Trakya Türk toplumu olunca bizleri yok sayıyor.”

Yunanistan’da yaşayan Batı Trakya Türk toplumunun eğitim alanındaki önemli derneklerinden Rodop-Meriç İlleri SÖPA Mezunu Öğretmenler Derneği 18 Kasım 2017 tarihinde Gümülcine şehrinde yıllık olağan genel kurul toplantısını gerçekleştirdi. Gündem gazetesinin haberine göre, toplantıda yönetim kurulunun derneğin tüzük ve isim değişikliği için mahkemeye yaptığı başvuru da gündem maddesi olarak görüşüldü. Derneğin yönetim kurulu geçtiğimiz günlerde tüzük ve isim değişikliği için mahkemeye başvurmuş, yerel mahkeme tüzük değişikliğinde herhangi bir sakınca olmadığına karar vererek derneğin tüzük değişikliğini onaylarken, “Rodop-Evros İlleri Azınlık Okulları Türkçe Müfredatı Öğretmenleri Derneği” olarak değiştirilen yeni ismini onaylamamıştı. Genel kurul üyeleri, mahkeme tarafından kabul edilmeyen derneğin bahse konu yeni ismi konusunda mücadele verilmesine ve kararın bir üst mahkemeye taşınmasına karar verdi.

Konuya ilişkin olarak Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) Başkanı Halit Habip Oğlu, “Rodop-Meriç İlleri SÖPA Mezunu Öğretmenler Derneği, Batı Trakya Türk toplumuna ait iki dilli azınlık okullarında Türkçe ders veren öğretmenler tarafından kurulmuş olup yıllardan beri faaliyet gösteren ve sicil kaydına sahip bir dernektir. Üyesi öğretmenlerin Türkçe dilinde ders vermelerinden dolayı doğal olarak dernek ismine ‘Türkce müfredatı’ ibaresini ekleyerek isim değişikliğine gitme kararı aldı ancak yerel mahkeme bu yeni ismi onaylamadı. Demokrasinin beşiği olduğunu iddia eden ve Avrupa Birliği’nin eski üyelerinden biri olan ülkemiz Yunanistan söz konusu Batı Trakya Türk toplumu olunca bizleri yok sayıyor. Yunanistan yersiz korkularından kurtulmalı, hepsi Yunan vatandaşı olan Batı Trakya Türklerinin haklarına saygı göstermelidir. Ancak o zaman Yunanistan’da gerçek anlamda demokrasi ve hukukun üstünlüğünden bahsetmek mümkün olabilecektir.” açıklamasında bulundu.