ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

ABTTF 2013 Yunanistan Din Özgürlüğü Raporu’na paralel bir rapor hazırladı

29.08.2014
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF), ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Yunanistan 2013 Din Özgürlüğü Raporu’na paralel bir rapor hazırladı. ABTTF, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın din alanında karşılaştığı sorunlara ilişkin olarak ABD raporunda yüzeysel ya da eksik olarak dile getirilen konulara detayları ile açıklık getirerek azınlığın görüş ve taleplerini dile getirdi.

Batı Trakya Türk Azınlığı’nın nüfusu 120 bin mi, yoksa 140-150 bin mi?

Lozan Barış Antlaşması ile Trakya’da(Batı Trakya’da) resmi olarak tanınan, 120 bin nüfuslu(toplam nüfusun yüzde 1.1’i) “Müslüman azınlığın” yaratıldığı ifadesine karşılık ABTTF, Batı Trakya’daki Müslüman azınlığın etnik kimliğinin “Türk” olduğunu ve bu etnik kimliğin “etabli” belgelerinde de açıkça dile getirildiğini ifade etti. Bununla birlikte ABTTF, bir önceki yıl yayımlanan ABD raporunda azınlığın nüfusunun 140 bin ila 150 bin arası olduğunun ifade edilmesine karşılık 2013 raporunda bu rakamın 120 bin olduğunun dile getirildiğine dikkat çekerek rakamdaki bu değişikliğin sebebini sordu.

Onikiadalar’daki Türkler azınlık statüsü ve haklarından mahrum bırakılıyor, onların sorunları yok sayılıyor

Rodos, İstanköy ve Onikiadalar’daki Türklerin azınlık olarak tanınmadığı ve Lozan Antlaşması ile Batı Trakya Türk Azınlığı’na tanınan statü ve haklara sahip olmadığı dile getirilen rapora ek olarak ABTTF, Lozan’ın imzalandığı sırada adaların Yunanistan’a ait olmadığı gerekçesi ile adalardaki Türklerin azınlık haklarından mahrum bırakılmasının gerekçe olamayacağını dile getirdi. ABTTF, Rodos, İstanköy ve Onikiadalar’daki Türklerin din alanında karşılaştığı sorunların raporda göz ardı edildiğinin altını çizdi.

ABD raporu vakıflara ait sorunları dile getirmiyor

ABD raporunda Batı Trakya Türk Azınlığı’na ait vakıflara ilişkin sorunların dile getirilmediğini belirten ABTTF vakıflara ilişkin sorunları ayrıntıları ile dile getirdi, 2008 yılında kabul edilen yasanın mevcut sorunları ortadan kaldırmadığını kaydetti. Ayrıca ABTTF, Rodos, İstanköy, Onikiadalar’daki Türklere ait vakıfların ilgili yasa kapsamında değerlendirilmediğini ve bu vakıfların herhangi bir ticari işletme muamelesine tabi tutularak vergiye tabi olduğunu kaydetti.

ABD raporunda Müftü ve 240 İmam Yasası sorunu tek taraflı, yanlı ve yüzeysel bir şekilde aktarılıyor

Batı Trakya Türk Azınlığı’nın dini liderlerini seçme hakkının elinden alındığını ayrıntıları ile dile getiren ABTTF, ABD raporunda müftü sorunun yüzeysel ve tamamıyla Yunan hükümetinin görüşünü yansıtan bir üslup ile dile getirilmesini eleştirdi. Müftü sorununa ilişkin olarak ABTTF, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın uluslararası antlaşmalar uyarınca kendi dini liderlerini seçme hakkına sahip olduğunun altını çizerek yıllardır süre gelen devlet eliyle atanmış müftü uygulamasının din özgürlüğünü ihlal ettiğini kaydetti.

Bununla birlikte Batı Trakya’daki cami ve devlet okullarında 240 din görevlisinin göreve getirilmesini öngören 4115/2013 sayılı yasanın raporda yansıtıldığı şekli ile pozitif bir uygulama olmadığını belirten ABTTF, 2007 tarihli yasa ile bu yasanın uygulanamaması nedeniyle 2013 yılında değişikliğe gidilerek ilk aşamada Batı Trakya’daki devlet okullarında İslam’ı öğretmek amacıyla din görevlilerinin atanmasını öngören yasanın Batı Trakya Türk Azınlığı’nın görüşüne başvurmadan, azınlığın taleplerini hiçe sayarak tek taraflı bir anlayışla dayatıldığını kaydetti. ABTTF Batı Trakya Türk Azınlığı arasında “240 İmam Yasası” olarak adlandırılan yasanın devletin din aracılığı Batı Trakya Türk Azınlığı üzerindeki kontrolünü artırma çabasının bir sonucu olduğunu belirtti, gerekçeleri ile birlikte azınlığın bu yasaya niçin ısrarla karşı çıktığını aktardı.
GALERİ