Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu 4-6 Ekim 2004 tarihleri arasında AGİT Demokratik Kuruluşlar ve İnsan Hakları Ofisi’nin (ODIHR) Varşova’da düzenlemekte olduğu İnsan Boyutu Uygulamaları Toplantıları’na katıldı. Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu’nu Zeynep Ahmet ve Adnan Yusuf’tan oluşan temsil etti.
ABTTF’nin katıldığı toplantıların konuları "Vatandaşlık ve politik haklar", "Ulusal azınlıklar", "İfade, medya ve bilgilendirme özgürlüğü" ve "Düşünce, vicdan, din ve inanç özgürlüğü" şeklinde sıralanabilir.
Toplantılar 4 Ekim 2004 Pazartesi günü yapılan açılış töreni ve konuşmalarla başladı. Öğleden sonra ise asıl toplantılara geçildi. ABTTF adına ilk gün öğleden sonra oturumunda "Vatandaşlık ve politik haklar" bölümünde bir konuşma yapıldı. Konuşmada Yunanistan Vatandaşlık Yasası’nda eskiden yer alan 19. madde dolayısıyla vatandaşlıklarını kaybeden ve henüz geri alamayan Batı Trakya Türklerinin durumu ve seçimlerde azınlığın karşısına engel olarak konan %3’lük seçim barajı konusu dile getirildi. Yunan delege bu konuşmadan sonra cevap hakkını kullanırken, 19. madde ile ilgili konuda yurtdışında yaşamakta olan vatandaşlığını kaybetmiş 60.000 kişiyi görmezden gelerek, Yunanistan’da bu durumda olanların sayısının sadece 200 olduğunu ve çoğunun vatandaşlığını geri aldığını belirtmiştir. Yunan delege %3 seçim barajıyla ilgili olarak da, bu kuralın bağımsız adaylara da uygulandığını örtbas etmeye çalışarak, bu tip barajların hemen her ülkede olduğunu, hatta Türkiye’de bu barajın %10 olduğunu söylemiştir.
Toplantıların ikinci gününde Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği temsilcilerinden Pervin Hayrullah’ın İskeçe Türk Birliği’nin kapatılması davası ile ilgili yapmış olduğu konuşma ve Yunanistan’daki Makedon azınlığın temsilcisinin konuşmasından sonra Yunan delege söz alarak İTB’nin devrimciler tarafında kurulmuş bir dernek olduğunu ve eğer dernek Türk ismini kullanırsa Yunanistan’ın bütünlüğününün tehlikeye düşeceğini belirtmiş ve Lozan Antlaşması’na göre Yunanistan’da sadece "Müslüman" azınlık bulunduğunu söyleyerek Türk ve Müslüman azınlıkların varlığını reddetmiştir. Bunun üzerine toplantı başkanıyla özel olarak konuşarak söz alan ODIHR temsilcisi Yunan delegenin söylediklerine "Kelimelerle oynanmamalısınız ... Her topluluk ulusal, etnik, dini yada linguistik temelde kendilerini bir azınlık olarak tanımlama hakkına sahiptir ..." şeklinde cevap vermiştir.
Toplantıların üçüncü gününde "Fikir, din, vicdan ve inanç özgürlüğü" konusunda hazırlamış olan bildiri (Ek 2) ODIHR sekreterliğine teslim edilerek yayınlanması sağlandı.
