AB Dönem Başkanı Yunanistan’da Batı Trakya Türk Azınlığı yaşamın her alanında ayrımcılıkla karşı karşıya!
ABTTF Başkanı Halit Habip Oğlu: “Demokrasinin beşiği” olmakla övünen bir ülke olarak Yunanistan’dan karşılıklı anlayış ve hoşgörüye dayalı bir resmi diyalog mekanizması oluşturarak azınlığımızın sorunlarına samimiyetle yaklaşmasını talep ediyoruz.
Yunanistan, 1 Ocak 2014 itibari ile Avrupa Birliği Dönem Başkanı görevini resmen yürütmeye başladı. 2014’ün ilk yarısında AB Dönem Başkanlığı’nı yürütecek olan Yunanistan’ın öncelikleri ise büyüme ve yeni iş imkanları, Avrupa Birliği ve Avro Bölgesi’ne entegrasyon, göç, sınır ve dolaşım ile kapsamlı denizcilik politikaları olacak. 5. kez AB Dönem Başkanlığı’nı yürütecek olan Yunanistan’ın dönem başkanlığı sırasında Avrupa Parlamentosu seçimleri gerçekleştirilecek.
AB Dönem Başkanı Yunanistan’da 1923 Lozan Barış Antlaşması ile statüsü ve hakları tanımlanan Batı Trakya Türk Azınlığı yaşamın her alanında ayrımcılık ile karşılaşıyor. Öncelikle Yunanistan, Batı Trakya Türk Azınlığı’nı “Türk” olarak değil “Trakya’daki Müslüman azınlık” olarak tanımlıyor. Kolektif anlamda kendini tanımlama hakkı elinden alınan Batı Trakya Türk Azınlığı’nın isminde “Türk” kelimesi geçen dernekleri kapatıldı, yenilerinin kurulmasına ise izin verilmiyor. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne İskeçe Türk Birliği, Meriç İli Azınlık Gençlik Derneği ve Rodop İli Türk Kadınları Kültür Derneği’nin yaptığı başvuru sonucunda Mahkeme, 2008 yılında Yunanistan’ın dernek kurma özgürlüğünü ihlal ettiği hükmüne vardı. Ancak aradan geçen yaklaşık 6 yıla rağmen Yunanistan AİHM kararlarını hala uygulamıyor.
1955-1998 yılları arasında Yunan Vatandaşlık Yasası’nın Eski 19. Maddesi ile “Etnik Yunan soyundan olmayan” vatandaşlar “geri dönüş niyeti olmaksızın Yunanistan’ı terkettikleri” gerekçesi ile yaklaşık 60 bin Batı Trakya Türkü Yunan vatandaşlığından çıkarıldı. Bugün Yunanistan’da vatansız statüsünde yaşayan veya vatandaşlıktan çıkarıldığı için başka bir ülkenin vatandaşlığına geçerek Yunanistan dışında yaşayan binlerce Batı Trakya Türkü bulunuyor. Yunanistan haksız ve keyfi bir uygulama nedeniyle vatandaşlıktan çıkarılan Batı Trakya Türklerine vatandaşlıklarını iade etmiyor.
Lozan Barış Antlaşması’na göre eğitim ve din alanında özerk yapıya sahip Batı Trakya Türk Azınlığı’nın özerkliği yıllar içerisindeki çeşitli uygulamalar ile tahrip edildi. Eğitim alanında azınlık okul sistemi yapısal problemler nedeniyle bugün kalite bakımından düşük bir azınlık eğitim sistemi oluştu. Eğitim alanında öne çıkan en önemli problemlerden biri azınlık anaokulları sorunu. Yunanistan’da tüm çocuklar için anaokulu eğitiminin zorunlu hale getirilmesiyle azınlık çocukları azınlık okul sistemi içerisinde anaokul bulunmadığından yalnızca Yunanca eğitim veren devlet anaokullarına gitmek zorunda bırakılıyor. Batı Trakya Türk Azınlığı’nın iki dilli azınlık anaokulları açma talebi ise Yunan makamlarınca göz ardı ediliyor.
Batı Trakya Türk Azınlığı’nın kendi dini liderlerini, müftülerini seçmesine izin vermeyen ve devlet eliyle müftü atayarak azınlığın seçtiği müftüleri tanımayan Yunanistan, müftü sorunu çözüm beklerken yeni bir yasa ile Batı Trakya’daki camilerde ve devlet okullarında görev yapmak üzere “Kuran öğretmeni” olarak 240 imam atamaya hazırlanıyor. Batı Trakya Türk Azınlığı’nın görüşü alınmadan hazırlanan, tepkisi göz ardı edilerek kabul edilen bu yasanın ilk aşamada devlet okullarında uygulanmasına karar verildi. Ancak sonraki aşamanın ne olacağını bilmeyen azınlık tüm karar alma mekanizmalarının dışında bırakılıyor.
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu(ABTTF) Başkanı Halit Habip Oğlu, “2014 yılının ilk yarısında AB Dönem Başkanlığı’nı yürütecek olan ülkemiz Yunanistan’da Batı Trakya Türk Azınlığı’mız pekçok alanda acil çözüm bulmayı bekleyen sorunlar ile karşılaşıyor. Yaşamın her alanında ayrımcı uygulamalara maruz kalan azınlığımız sorunların çözümüne yönelik tüm çabaları ülkemizin samimiyetten yoksun ve azınlığımızın sorunlarını yok sayan tutumu nedeniyle başarısızlıkla sonuçlanıyor. 5. kez AB Dönem Başkanlığı’nı üstlenen, başkanlığı döneminde kritik Avrupa Parlamentosu seçimlerini yaşayacak olan Yunanistan’dan Batı Trakya Türk Azınlığı olarak uluslararası antlaşmalar ile garanti altına alınmış hak ve özgürlüklerimizi iade etmesini ve uluslararası norm ve değerlere uygun olarak ülkesinde yaşayan Batı Trakya Türk Azınlığı’nın kolektif haklarını garanti altına almasını istiyoruz. AB Dönem Başkanlığı’nı üstlenmiş bir ülkenin kendi egemenlik alanında AB norm ve değerlerine aykırı bir politika yürütmesi kabul edilemez. “Demokrasinin beşiği” olmakla övünen bir ülke olarak Yunanistan’dan karşılıklı anlayış ve hoşgörüye dayalı bir resmi diyalog mekanizması oluşturarak azınlığımızın sorunlarına samimiyetle yaklaşmasını talep ediyoruz. Avrupa Birliği’ne üye bir ülkenin yapması gereken budur.” açıklamasında bulundu.
