Recep Tayyip Erdoğan'ın ziyareti sona erdi ancak...

Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bölgemize gerçekleştirdiği ziyaret, ulusal basın yayın organları açısından sona ermiş olabilir, ancak, Gümülcine ve genel olarak Trakya çapında tüm dikkatleri üzerinde toplamayı sürdürüyor.

Şamata artık sona erdi. Ziyareti sırasında Tayyip Erdoğan iki ülke arasında dostluk ve işbirliği mesajları verdi. Şimdi asıl dikkat edilmesi gereken, ziyaret sonrasında Gümülcine'deki yeni dönemdir. Trakya'nın ırkçılık sendromuyla yanıp tutuşan bir fırın olmasını isteyenler ve Don Kişot misali yel değirmenleriyle savaşanlar neredeyse küçük dillerini yuttular. Zira Türkiye Başbakanı bu çevrelerin ziyaret sırasında hiçbir sansasyon yaratmalarına fırsat vermedi.

Batı Trakya bayrağı hazırlamış ve dört gözle bu bayrağın bu topraklarda dalgalanmasını bekleyenler şaşa kaldılar ve bu bayrak, her fırsatta kendilerini barındıran bu bölge aleyhine dolaplar çeviren ve bu bölge topraklarına göz dikenlerin kıçlarını silecekleri paçavradan başka bir şey olamayacak.

Bunun dışında, bundan böyle hiç kimse, çeşitli gayrıresmi grupların ve kuklaların nankörlük ve nefret dolu bildirilerine önem vermeyecek.

Türkiye Başbakanı Sayın Erdoğan, Trakya Müslüman ve Hristiyanlarına, kimsenin kimseyi rahatsız etmediğini, herkesin bölgenin huzurunu ve bölge sakinlerinin refahını arzu ettiğini gayet anlaşılır bir dille belirtti. Bölgenin ileri gidebilmesi için herkesin bu sözlere kulak vermesi iyi olur.

Erdoğan'ın Gümülcine'ye gerçekleştirdiği, normal ve mükemmel bir şekilde cereyan eden ziyarete ilişkin tek uygunsuz olay, Dr. Sadık Ahmet'in eşi ve çocukları tarafından, Türkiye Başbakanına refakat eden Bakanlardan birisinin katılımıyla adıgeçenin mezarı başında düzenlenen anma töreni sayılabilir.

Bu törenin, Türk heyetinin ziyaret programında yer alıp almadığı, yoksa, sadece insani mülahazayla yerine getirilmiş bir görev olup olmadığı bilinmiyor. Ancak bildiğimiz tek şey, Işık ve oğlu, Doğu Makedonya-Trakya Genel Sekreterliğine alınmış olsalardı, böyle bir törenin de düzenlenmeyeceğiydi. Ancak, Işık ve oğlu, hiçbir resmi sıfatları olmadığı için haklı olarak Genel Sekreterliğe alınmadılar. Bunun üzerine Sadık'ın akrabaları ve bazı arkadaşları da toplanarak mezarlığa gittiler.

Sadık Ahmet'in ölümüne yol açan olay, dikkatsizlik neticesinde meydana gelen sıradan bir trafik kazasıydı. Bunu, kaza sırasında arabada bulunan eşi Işık ve oğlu da biliyorlar. Ancak, bu kazanın, Yunan istihbarat örgütlerinin işi olduğu merkezinde bir hava yaratılmaya çalışılıyor!

Sadık Ahmet'in oğlu halihazırda Yunan Kara kuvvetlerinde vatani görevini Gümülcine ordu pazarında görevli olarak ifa etmektedir. Pek çok asker böyle bir göreve getirilmek için can atardı.

Evet, bu anma töreni, sadece Sadık Ahmet'in ailesi açısından değil, onlara eşlik eden Bakan için de farklı yorumlara yol açtı.

Thrakiki Gi
11 Mart 2004