ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

"Meclis'i özlemeyeceğim. Yoruldum..."

08.03.2004
Hronos - Gümülcine

8 Mart 2004


Sabık Milletvekili Galip Galip'in yenilgiden sonraki ilk mülakatı

"Meclis'i özlemeyeceğim. Yoruldum..."


Galip Galip, Rodop Valisi Aris Giannakidis'in bürosunda sabah saatlerine kadar kılını kıpırdatmadan, elinde bir cep telefonuyla oturup ve rakamları altalta topladığı halde sonucu soğukkanlı bir şekilde kabullendi. Gecenin sonunda bürodan bitkin bir halde ayrıldı ve hiçbir açıklama yapmadı.

Seçimlerin ertesi günü ise (Batı) Trakya'daki seçimleri izleyen ve özellikle de kendi durumuyla ilgilenen Türk kitle iletişim araçlarıyla birlikte muhtelif noktalardaki seçim merkezlerini ziyaret etti. Galip'in bu tavrı kışkırtıcıydı. Ancak, onca kamera eşliğinde gerçekleştirdiği ziyaretlere rağmen seçim sonuçları onu ezip geçmişti. Hiç kimsenin, kendi oylarını geçebileceğini sanmıyordu. Ancak, olan oldu ve sonuçları emrivaki olarak içine sindirdi. Bugün ise, Galip'in psikolojik durumu çok farklıydı. Tekrar seçilmedi. Böylece milletvekilliği bürosuna, Meclis'e ve Atina'ya veda ederek, kendi mesleğine dönerek hayatına yeni bir yön vereceği anlaşılıyor.

Evet, Galip Galip ile yaptığımız mülakatı aşağıda okuyabilirsiniz:

Melahrini Martidou: Sayın Galip, iki dönem azınlık milletvekilliği yaptıktan sonra tekrar seçilememeniz hakkında bize ne söylemek istersiniz? Seçilememenizi neye bağlıyorsunuz?

Galip Galip: Elbette, sonucun böyle olması, ülkenin genel durumundan da kaynaklandı. Daha önce de söylemiş olduğum gibi, azınlık, her zaman tek bir parti üzerinde yoğunlaşmıyor, her defasında farklı kriterlerle hareket ediyor.

MM: Ancak, "kum" gibi yer değiştiren azınlık, bizi böyle bir değişikliğe alıştırmamıştı. Bu durumu nasıl açıklıyorsunuz?

GG: Azınlık, bu şekilde davrandı ve halkın kararına saygı göstermemiz gerekir. Tabii ki kendi hesabıma ben elde ettiğim sonuçtan memnunum. Zira oy potansiyelimi arttırmış bulunuyorum. Bu arada bana oy veren herkese çok teşekkür etmek istiyorum. Her zaman yanlarında olacağım. Seçilen milletvekillerine de "iyi şanslar" diliyorum. Bölgemiz için mücadele etsinler ihtiyaç duyduklarında kendilerine yardıma hazırım.

MM: Sayın Galip, siyasi kariyerinize son noktayı koyuyor musunuz?

GG: Başkası koyabilir, ama ben koymuyorum. Bana 10.000'in üzerinde seçmen oy verdi ve onları yalnız bırakmam sözkonusu değil. Bölgenin ve de onların yararına olacak konularda mücadele etmek için daima seçmenlerimin yanında yer alacağım.

MM: İktidarda olmanın verdiği güç nedeniyle fazla mağrurlaştığınız ve aynı listede yer aldığınız Hristiyan bayan aday ile genç avukat ilhan Ahmet yüzünden seçimleri kaybettiğiniz söyleniyor. Gerçekten böyle mi oldu?

GG: Ben, hiçbirşey kaybetmiş değilim. Zira geçen seçimlerde aldığım oylar bugünkünden daha düşüktü.

MM: Yani siz YDP'ye olan yığılmaya rağmen, gücünüzü korumayı başardınız.

GG: Bu bir yığılma değil, sadece bu döneme ait akımdır. Tüm ülke çapında bu böyle oldu. Rakibim yüksek tahsilli, kültürlü bir şahsiyetti ve sanıyorum doğru yolda ilerleyecektir. Ben de gerekirse ona yardım etmeye çalışacağım. Zaten kendisiyle azınlığa ilişkin konularda görüş ayrılığımız yok. O da benim gibi düşünüyor. Benim için önemli olan budur. İkimizde bölgede barış ve huzur olmasını arzu ediyoruz. Hemşehrilerimiz arasında birarada yaşama alışkanlığının ve de Türk-Yunan dostluğunun bugünkünden çok daha iyi seviyelere gelmesini arzu ediyoruz.

MM: Bölgenin kalkınmasını da bu dileklerinize ekleyelim mi?

GG: Bölgenin kalkınması daima dostluktan geçer. Geçmişte sık sık tekrarlandığı gibi Yunanistan için "Doğudan gelen bir tehdit" sözkonusu olsaydı, burada yatırım yapamaz ve çeker giderdik. Öyle bir durumda, bölgede güvensizlik duygusu hakim olurdu. Öyle olmadığı için bunca yıl sesimizi yükselterek mücadele ettik. Çünkü herkes kendi bildiğini okuyordu. Biz, yine aynı mantıkla hareket edeceğiz. Sanıyorum geçmişe nazaran bugün oldukça iyi bir noktaya ulaşmış bulunuyoruz. Bu bölgede birbirimizi seviyoruz ve bu sevgimizi arttıracağız.

MM: Sayın Galip, PASOK'un güçlerini arttıracağı bölge olarak herkes, (Batı) Trakya'ya ilişkin seçim sonuçların açıklanmasını bekledi. Ancak, neticede (Batı) Trakya tam bir sürpriz oldu.

GG: (Batı) Trakya dediğimiz zaman, bunu daha netleştirmek için özellikle Rodop ilinden söz etmemiz gerekir. Bu da, ülke genelindeki sonuçlar üzerinde herhangi bir değişiklik yapabilecek kadar büyük bir güç değildir.

MM: Ancak, geçen seçimlerde, bu bölge, yani azınlık, seçim sonuçlarını önemli ölçüde etkilemişti. Çünkü fark çok azdı.

GG: Bazen böyle bir şeyler olabilir.

MM: Peki şimdi artık kendi mesleğinize mi geri döneceksiniz? Meclis'i özleyecek misiniz?

GG: Belki inanmayacaksınız ama, Meclisi özlemeyeceğimi söyleyebilirim. Politikayla uğraşmak çok zor ve yorucu bir iş. Çok yorucu bir iş. Bu, ancak, severseniz yapabileceğiniz türden bir iş. Uzaktan nasıl gözüktüğünü bilemiyorum, ama, bunu yakından yaşamak gerçekten çok zor. Halk, benim çalışmalarımı takdir ettiği için çok mutluyum ve benim için de önemli olan esasen budur.

MM: İyi, güzel, halk çalışmalarınızı takdir etti ama, yeni bir ismi denemek istedi ve onu destekledi, öyle değil mi?

GG: Hayır, ben kendi potansiyelim hakkında konuşuyorum. Ardarda üç dönem boyunca aynı gücümü korumayı başardım.

MM: Bugün Sayın Papandreou'yla ya da herhangi bir PASOK üyesiyle görüştünüz mü?

GG: Hayır, henüz erken. Zaman geldiğinde görüşeceğiz.

Evet, anlaşılan o ki, Sayın Galip'in de yeni duruma alışması gerekecek.