Papandreou’ya moral

Gümülcine'de yayınlanan Hronos gazetesinin 2 Şubat 2004 nüshasının yorumlar sütununda yer alan bir yazının çevirisi.

PASOK'un müstakbel lideri Giorgo Papandreou'nun Gümülcine'ye gelmesi ve Rodop dağlık bölgesini ziyareti sırasında etrafının Müslümanlarla çevrilmesi, gerek PASOK taraftarları, gerekse parti yönetiminde, azınlığın kesinlikle Papandreou'ya oy vereceği intibaını uyandırdı ve bu çevrelerin moralini düzeltti.

Elbette böyle düşünmekte haklılar. Ne de olsa Papandreou, Dışişleri Bakanlığı görevi sırasında Türkiye'ye karşı o kadar çok "açılımlar" yaptı ki, bu durum, azınlık liderleri kadar, (Batı) Trakya'daki Türk kökenlileri de bir hayli memnun etti.

Ancak, bazı önemli hususları gözardı ederek, azınlığın seçimlere daha bir ay varken kime oy vereceğine karar vermiş olduğunu zannedenler yanılıyorlar. Şu ana kadar azınlığın bildiği tek husus, azınlıktan Hristiyan adaylara tek bir oy dahi gitmemesi gerektiğidir. Bu da, 29 Ocak tarihinde düzenlenen toplantıda Mehmet Emin Aga, Ahmet Faikoğlu, Galip Galip v.s. tarafından verilen bir talimattır.

Evet, bu durum herkesin malumu. Bir de azınlık mensuplarıyla dostluk ilişkileri olan ve o, ya da bu şekilde onlara hizmet etmiş bulunan Hristiyan adaylar var. Tabii azınlık mensupları onlara nankörlük etmeyecek ve oylarıyla onları da onurlandıracaklardır.

Seçim şartlarını bilmeyenler ve de akılları sıra Kurban bayramı yapanlar varsa şu hususları gözönünde bulundurmalarında yarar var: Azınlık, her defasında, seçimlerden iki üç gün önce Başkonsolosluk aracılığıyla iletilen ve 160 noktada elden ele dağıtılan Ankara'nın emirlerine göre oy kullanır. Oylar da işte bu emir çerçevesinde verilir ve bu konuda %80 oranında başarı kaydedilir. Amaç ise mümkün mertebe daha çok sayıda azınlık milletvekilinin seçilmesidir.

Bu talimat, son kamuoyu yoklamalarına, MİT ve de yabancı ülkelerin gizli servisleri tarafından Yunanistan'daki seçimlerin sonucu hakkında toplanan bilgilere göre verilmektedir. Ancak, böyle bir emir henüz verilmedi. Bu nedenle hiç kimse daha şimdiden sevinmeye kalkmasın.

Pek çok kişiye şimdiden donlarını sıyırmamalarını (metinde aynen), zira, olayların istedikleri gibi gelişmeyeceği uyarısında bulunmak istiyoruz.