ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

ABTTF, Müslüman karşıtı nefret suçları ile ilgili AGİT/ODIHR yayınının tanıtıldığı çevrimiçi etkinliğe katıldı

09.12.2020

Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF), 8 Aralık 2020 tarihinde Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Ofisi (ODIHR) tarafından düzenlenen “Müslüman Karşıtı Nefret Suçlarını Anlamak - Müslüman Toplumların Güvenlik İhtiyaçlarının Ele Alınması: Pratik Rehber” başlıklı ODIHR yayınının tanıtıldığı çevrimiçi etkinliğe katıldı. İki oturum halinde gerçekleşen ve üst düzey konuşmacıların yer aldığı etkinliğe ABTTF Uluslararası İlişkiler Direktörü Melek Kırmacı Arık iştirak etti.

Etkinlik AGİT/ODIHR Direktörü 1. Yardımcısı Katarzyna Gardapkhadze ve AGİT/ODIHR Ayrımcılık Yapmama ve Hoşgörü Bölümü Müdürü Kishan Manocha’nın açış konuşmaları ile başladı. 

İlk oturumun konuşmacıları Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Eşitlikten Sorumlu Komiseri Helena Dalli, AGİT Dönem Başkanlığı Müslümanlara Karşı Hoşgörüsüzlük ve Ayrımcılıkla Mücadele Özel Temsilcisi Büyükelçi Mehmet Paçacı ve BM Din veya İnanç Özgürlüğü Özel Raportörü Ahmed Shaheed AGİT alanında Müslümanlara karşı ayrımcılık konusunda zorlukların anlaşılması, Müslümanlara karşı hoşgörüsüzlüğe dair uluslararası standartlar, Müslüman karşıtı nefret suçlarına verilecek yanıt ve Müslüman toplumların güvenliğine ilişkin zorlukların ele alındığı AGİT/ODIHR’nin rehber kitapçığı hakkında görüşlerini paylaştılar. 

İkinci oturumda AGİT/ODIHR Müslümanlara Karşı Hoşgörüsüzlük Hakkında Danışman Dermana Seta, Finlandiya Polis Konseyi’nde Baş Müfettiş Enqvist Måns, Rotterdam Çok Renkli Dinler Vakfı’ndan Marianne Vorthoren ve Bulgaristan Başmüftülüğü’nden Hayri Emin konuşmacı olarak yer aldılar. Konuşmacılar Avrupa’nın farklı ülkelerinde Müslümanlara karşı nefret suçlarının tarih, kalıplaşmış düşünceler ve önyargılardan beslendiğini ifade ederek, nefret suçları ile mücadelede retorik ve uygulama arasındaki farka dikkat çektiler. 

Konuşmasında Hayri Emin, Bulgaristan’da ve geniş anlamda Balkanlar’da Müslüman toplumların göçmen değil yerleşik toplumlar olduğunu bu nedenle yüz yıllardır bir arada yaşama pratiğine sahip olduklarına dikkat çekti. Bulgaristan’da ve Balkanlar’da yerleşik Müslüman topluma yönelik nefret söylemi ve suçlarının tarihi önyargı ve kalıplaşmış düşüncelere dayanarak din ile birlikte etnik kökeni hedef aldığını belirten Emin, saldırıların pek çoğunda Osmanlı’dan miras Türkler algısı ve tarihi referansla etnik temelde nefret söylemi örneklerinin olduğunu kaydetti.

GALERİ