ABTTF’den Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi’ne yazılı bildiri

BM’ye sunduğu yazılı bildirisinde ABTTF, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın müftü sorunu ve bu konuda son dönemde yaşanan gelişmeleri gündeme taşıdı.

Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF), 27 Şubat-24 Mart 2017 tarihlerinde İsviçre’nin Cenevre şehrinde gerçekleştirilen Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyi 34. Olağan Oturumu’na “Kendi Dini Liderlerini Seçme Özgürlüğü ve Yunanistan’da Uzun Zamandır Devam Eden Müftü Meselesi” başlıklı yazılı bir bildiri sundu. Yazılı bildirisinde Yunanistan’da yaşayan Batı Trakya Türk Azınlığı’nın hukuki statüsünün 1923 Lozan Barış Antlaşması ile belirlendiği ve bu antlaşma ile azınlığın dini özerkliğinin garanti altına alındığını belirten ABTTF, azınlığın kendi dini kurumlarını kurma, yönetme ve denetleme ve buralarda kendi dinini özgürce tatbik etme hakkına sahip olduğunun altını çizdi.

Müftü sorununun ortaya çıkışının tarihsel süreç içerisinde ayrıntılı bir şekilde dile getirdiği yazılı bildirisinde ABTTF, 24 Aralık 1990 tarihli Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile 1913 Atina ve 1923 Lozan antlaşmalarına aykırı bir biçimde Gümülcine, İskeçe ve Dimetoka müftülerinin atama yoluyla göreve getirilmeye başlandığı, bunun üzerine Batı Trakya Türk Azınlığı’nın kendi müftülerini seçtiği ancak bunların Yunan makamlarınca tanınmadığı ve dini sembolleri yasadışı olarak kullandıkları gerekçesiyle yargılanarak hapse atıldığını not etti.

ABTTF, günümüzde Batı Trakya’da devlet tarafından atanmış tayinli müftüler ile Batı Trakya Türk Azınlığı tarafından seçilmiş müftüler olmak üzere ikili bir durumun yaşandığını belirterek Yunanistan’da 2013 yılında kabul edilen “240 İmam Yasası” ile Batı Trakya’daki devlet okullarında ve camilerde tayinli müftülere bağlı olarak görev yapmak üzere 240 din öğreticisinin sözleşmeli devlet memuru olarak işe alındığını kaydetti. Dimetoka’daki tayinli müftü naibinin görevden alınarak yerine vekaleten başka bir müftü naibinin atandığını kaydeden ABTTF, basında çıkan yorumlara göre de yerlerine geçici atamaların yapılabilmesi için Yunan hükümetinin Gümülcine ve İskeçe tayinli müftülerinin görevlerinden istifa etmelerini istediği, ardından da “240 İmam Yasası” uyarınca sözleşmeli devlet memuru olarak işe alınan din öğreticileri tarafından seçilecek yeni müftülerin Yunan hükümeti tarafından Gümülcine, İskeçe ve Dimetoka’daki müftülük makamlarına atanacağını ifade etti.

Yazılı bildirisinde Batı Trakya Türk Azınlığı’nın din özgürlüğünün Yunan hükümeti tarafından açık bir şekilde ihlal edildiğinin altını çizen ABTTF, Yunan hükümetini 1923 Lozan Barış Antlaşması ile 1913 Atina Antlaşması’na uygun hareket ederek azınlığın kendi dini liderleri olan müftülerini özgür bir şekilde seçmesine izin vermeye ve bunları tanımaya çağırdı. Bundan başka ABTTF, Yunan hükümetinden 4115/2013 sayı ve tarihli “240 İmam Yasası”nı iptal etmesini ve hükümet makamları ile azınlık arasında resmi bir diyalog mekanizmasının kurulmasını talep etti.

ABTTF’nin BM İnsan Hakları Konseyi’nin 34. olağan oturumuna sunduğu yazılı bildirinin tam metnini okumak için:
https://documents-dds-ny.un.org/doc/UNDOC/GEN/G17/035/60/PDF/G1703560.pdf?OpenElement