ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

Batı Trakya Türk Azınlığı’nın sorunları AGİT gündeminde

02.11.2015
Avrupa Halkları Federal Birliği (FUEN) üyesi kuruluşlardan Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF), Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği (BTAYTD) ve Rodos, İstanköy ve Onikiada Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği 29-30 Ekim 2015 tarihlerinde Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Ek İnsani Boyut Toplantısı’na katıldı. Viyana’da düzenlenen toplantıda Batı Trakya Türk Azınlığı’nı, ABTTF Uluslararası Çalışmalar ve Lobi Grubu üyesi Funda Reşit ve ABTTF Brüksel ofisi çalışanı Yakup Uzun ile Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği (BTAYTD)’ne üye Trakya Üniversitesi Balkan Araştırmaları Enstitüsü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ali Hüseyinoğlu ile BTAYTD üyesi Pervin Hayrullah temsil ettiler.

AGİT Ek İnsani Boyut Toplantısı’na FUEN’e üye Türk azınlık/topluluklarından Rodos ve İstanköy Türkleri de FUEN’in desteğiyle katıldı. Toplantıda Rodos, İstanköy ve Onikiada Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı, Rodos ve İstanköy’deki Türklerin sorunlarını aktardı.

Azınlığın Türk kimliği tanınmıyor ve isminde “Türk” geçen derneklere izin verilmiyor

”Kopenhag Belgesi’nin kabulü’nden sonraki 25 yıl” konulu ilk oturumda söz alan Funda Reşit, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın Türk kimliğinin hala tanınmadığını ve bunun neticesinde isminde Türk kelimesi geçen derneklere izin verilmediğini belirtti. Reşit, bu konuda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM)’nin Yunanistan aleyhine kararlar aldığını da hatırlatırken, bu kararların Yunan devleti tarafından hala uygulanmadığını ifade etti. Daha sonra konuşma yapan Pervin Hayrullah, Yunanistan’ın azınlığın kendini tanımlama hakkına saygı göstermesi gerektiğini söylerken iki hafta önce İskeçe’de yapmak istedikleri barışcıl bir programın çok kalabalık olabilir şeklinde yersiz bir gerekçeyle yaptırılmadığına dikkat çekti.

Bu oturumda söz alan Rodos, İstanköy ve Onikiada Türkleri Kültür ve Dayanuşma Derneği Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı, adalarda yaşayan Türk azınlığın kimlik, eğitim, vakıflar ve kültürel miras konularında yaşadıkları sorunları genel olarak dile getirdi. Yunanistan’ın asimilasyon politikasının aynı şekilde devam etmesi durumunda yakın zamanda adalarda Türk varlığından söz edilemeyeceğinin altını çizen Kaymakçı, Yunan hükümetinden bu konularda acil önlem almasını talep etti.

Eşitsizlik ve ayrımcılık her alanda devam ediyor

“Farklı toplumların uyumu ve Ljubljana Kuralları” konulu oturumda sunum yapan Funda Reşit, Ljubljana Kuralları’nın toplumdaki farklı gruplar arasında tam bir eşitlik sağlamak ve ayrımcılıkla etkin bir şekilde mücadele etmek hedeflerini koyduğunu belirtti. Buna karşın Batı Trakya Türk Azınlığı’nın öncelikle etnik kimliğinin tanınmadığını vurgulayan Reşit, vatandaşlık, eğitim ve din özgürlüğü gibi alanlarda ayrımcılığa maruz kalındığını ve eşitlikçi bir yaklaşımın görülmediğini dile getirirken özellikle dini özgürlükler konusuna vurgu yaptı. Bu bölümde söz alan BTAYTD üyesi Yrd. Doç. Dr. Ali Hüseyinoğlu, eğitim alanında yaşanan sıkıntılara dikkat çekerken, uzun yıllar boyunca çıkarılan yasalarla azınlığın eğitim özerkliğine darbe vurulduğunu belirtti.

Azınlığın eğitim özerkliği oldukça zayıflamış durumda

“Devletler arası ilişkilerde ulusal azınlıklar ve Bolzano Önerileri” konulu oturumda söz alan Funda Reşit, Bolzano Önerileri’ne göre devletlerin diğer ülkelerdeki kendi kökeninden olan azınlık gruplarına eğitim alanında destek verebileceğini ifade ederken, Yunanistan ile Türkiye arasında 1923 senesinde imzalanan Lozan Barış Antlaşması ile garanti altına alınan Batı Trakya Türk Azınlığı’nın eğitim özerkliğinin bugüne kadar çıkarılan 70’den fazla yasa ile zayıfladığını, bu şekilde anaokul, ilkokul ve ortaokul seviyelerinde ciddi eğitim sorunlarının yaşandığını anlattı.

Bu bölümde kanuşmasını yapan FUEN Başkanı Hans Heinrich Hansen, mensubu olduğu Danimarka’daki Alman azınlığına atıfta bulunurken şu an ufak sorunlara rağmen ideal bir azınlık statüsüne sahip olduklarını, ama bunun kolay elde edilmediğini belirtti. Azınlık konularında ilgili iki devlet arasındaki diyaloğun ve iyi niyetin önemine vurgu yapan Hansen, Danimarka ile Almanya arasında azınlıklar noktasındaki ilişkilerin tarihi gelişim sürecini anlattı. Hansen, FUEN olarak bu tür ikili devlet ilişkilerine pozitif katkıda bulunmaya çalıştıklarını vurguladı.

Oturumlar sonunda cevap hakkını kullanan Yunanistan delegasyonu, bundan yaklaşık bir ay önce Varşova’da düzenlenen AGİT Toplantısı’nda Türk azınlığı temsilci kurumlarından aynı söylemleri dinlediklerini ve bunlara cevap verdiklerini ifade etti. Buna ek olarak, eğitim hakkı konusunda çalışmalar yaptıklarını, sayısı 140 olan ilkokullar konusunda da işbirliğine hazır olduklarını belirtti. Azınlığın dil ve kültürel haklarının korunmasına saygı duyduklarını dile getiren delegasyon üyesi, yüksek eğitimde azınlık üyeleri için % 0,05’lik bir kotanın olduğunu açıkladı. Bunun yanında, azınlık mensuplarının iş piyasasına daha fazla katılımı konusunda da olumlu gelişmeler olduğu vurgulandı.

Toplantı AGİT Ulusal Azınlıklar Yüksek Komiseri Astrid Thors’un kapanış konuşması ile sona ererken Batı Trakya Türk Azınlığı’nı temsil eden FUEN üyesi kuruluşlar bu toplantıya yapmış oldukları çeşitli sunumlarla büyük katkıda bulunmuş oldu.
GALERİ