Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF), Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanlığı tarafından yayımlanan Yunanistan 2010 İnsan Hakları Uygulamaları Ülke Raporu’na paralel bir rapor hazırlayarak yetkili makamlara iletti. Raporu yüzeysel ve derinliksiz bir yaklaşım ile hazırlanmış bir rapor olarak değerlendiren ABTTF, raporun eksik bırakılmış ya da yanlış aktarılmış kısımlarına açıklama getirerek paralel raporunda Batı Trakya Türk Azınlığı’nın sorunlarını bütünlükçü bir yaklaşım ile inceledi.
Yunanistan AİHM kararları uygulamamakta ısrar ediyor
İnsan haklarına saygı bölümünde bölgesel insan hakları mahkemeleri kararı bölümünde ABTTF, İskeçe Türk Birliği, Rodop İli Türk Kadınları Kültür Derneği ve Batı Trakya Azınlığı Güney Meriç Kültür ve Eğitim Derneği ile ilgili olarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarının uygulanmasında yaşanan sorunları detaylı şekilde dile getiriyor. Dernek kurma özgürlüğü ile ilgili bölümde ise ABTTF, bugüne gelinmesinde yaşanan hukuki süreci ayrıntıları ile dile getirerek Yunan makamlarının iddialarının aksine bugün de isminde “azınlık” ve “Türk” geçen derneklerin kurulmasına izin verilmediğini örnekleri ile anlatıyor.
Yüzde 3 seçim barajının bağımsız adaylar için de geçerli olduğu siyasi seçim sistemini eleştiren ABTTF, ulusal/etnik/ırksal azınlıklar ile ilgili olarak Yunanistan’ın bireysel olarak kendini tanımlama hakkını tanımakla birlikte bu hakkın kolektif olarak kullanılmasını tanımadığını belirtiyor. Bu nedenle ABTTF, Yunanistan’da etnik olarak Batı Trakya Türk Azınlığı’nın varlığını yok saydığını, buna bağlı olarak da isminde “Türk” kelimesi geçen derneklerin kurulmasına izin vermediğini not ediyor.
Vatandaşlık başvuruları hala askıda
Yunan soyundan olmayan kişilerin Eski Yunan Vatandaşlık Kanunu 19. Maddesi ile vatandaşlıktan çıkarıldığını belirten ABTTF, bu amir hükümle yaklaşık 60.000 Batı Trakya Türkünün vatandaşlıktan çıkarıldığını ifade ediyor. Bugün bu kişilerin yeniden vatandaşlık için yaptıkları başvuruları incelemekle yükümlü Vatandaşlık Kurulu’nun aylardır toplanmadığını not eden ABTTF, bu sorunun çözülmesi konusunda İskeçe PASOK Milletvekili Çetin Mandacı’nın bir soru önergesi sunduğunu ancak konu ile ilgili henüz somut bir ilerleme kaydedilmediğini belirtiyor.
Basın ve medya özgürlüğü tehdit altında
İfade ve basın özgürlüğü ile ilgili olarak ABTTF, ilgili mevzuatın radyo ve televizyon istasyonları üzerinde özgür bilgi akışı ve medya ilkesi ile ters düşecek şekilde kısıtlayıcı olduğunu ifade etmekle birlikte raporda yer bulmayan Kral FM ve Tele Radio FM davalarını örnek gösteriyor. Yüzde 25’ten az Yunanca dilinde yayın yaptıkları gerekçesi ile Ulusal Radyo ve Televizyon Kurulu tarafından idari para cezası ve uyarı cezası verilen Kral FM ve Tele Radio FM kararlarını inceleyen ABTTF, bu durumun küçük ölçekli medya kuruluşlarının varlığını tehdit ettiğini belirtiyor. Basın özgürlüğü konusu ile ilgili olarak ise ABTTF, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın gündeminde önemli bir yere sahip olan Hara Nikopulu’nun Gündem ve Millet aleyhine açtığı davalarda kesilen yüksek miktardaki tazminat cezalarının aslında bu iki gazetenin varlığını tümden tehdit eden cezalar olduğunu kaydediyor.
Nefret temelli saldırı ve suçlar da insan haklarının bir parçası olarak rapora dahil edilmeli
Son olarak ABTTF, raporda yer bulmayan ancak insan haklarının doğal bir parçası olarak gördüğü nefret temelli olaylar ve saldırılar ile ilgili olarak 2010 yılında Batı Trakya’da yaşanan olayları rapor ederek ek bir katkıda bulunuyor. Paralel rapor ile ilgili olarak ABTTF Başkanı Halit Habipoğlu, “Yunanistan 2010 İnsan Hakları Raporu’na paralel bir rapor hazırlamakla raporda yer bulmayan veya yüzeysel bir biçimde yer bulan hususlar konusunda Batı Trakya Türk Azınlığı’nın görüşüne yer vermeyi amaçladık. Bu amaç doğrultusunda ABTTF olarak geçmiş yıllarda da paralel rapor hazırlayarak yetkili makamlara ilettik. Raporlar, kendisinden bir önceki yılın raporu ile büyük benzerlik göstermesine rağmen bu noktada Batı Trakya Türk Azınlığı’nın da görüşünü vazgeçmeksizin tekrar ederek raporda yanlış ya da eksik bulduğumuz hususlar konusunda ısrarla görüşümüzü dile getirdik. Bu böyle olmaya devam edecek” açıklamasında bulundu.
ABTTF'nin ABD 2010 Yunanistan İnsan Hakları Uygulamaları Ülke Raporu’na paralel hazırladığı raporun İngilizce orijinal tam metnini okumak için buraya tıklayınız.
