ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

Batı Trakya Türkleri İnternette Nefret Suçları Konulu Uzmanlar Toplantısı’nda

23.03.2010
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF), 22 Mart 2010 tarihinde Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Ofisi tarafından düzenlenen “Nefreti Kışkırtma vs. İfade Özgürlüğü: İnternette nefret temelli nefret suçları ile mücadelenin zorlukları” konulu uzmanlar toplantısına katıldı. Toplantıda Batı Trakya Türk Azınlığı’nı ABTTF Uluslararası Çalışmalar ve Lobi Grubu üyeleri Fatma Reşit ve Ercüment Mustafaoğlu ile Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği (BTAYTD) üyesi Pervin Hayrullah temsil ettiler.

Varşova’da düzenlenen AGİT üyesi 56 ülkeden 100 uzmanın katıldığı toplantının açış konuşmasında AGİT Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Ofisi Direktörü Büyükelçi Janez Lenarcic, internetin üye toplama, yönetme ve kontrol etme, saldırı düzenleme, düşmanlarını korkutma ve rahatsız etme amacı ile organize olmuş nefret grupları için bir platform haline geldiğini ifade etti. Lenarcic, farkındalık artırma ve eğitimin internette nefreti kışkırtmaya karşı mücadelede anahtar araçlar olduğunu söyleyerek hoşgörüsüzlükle mücadelenin teşvik edilmesinde yeni yaklaşımlara ihtiyaç duyulduğunu belirtti.

Savcı Yorgo Voulgaris ABTTF ve BTAYTD’nin toplantıya katılmasına karşı çıktı

İnternet temelli nefret suçlarının araştırılması ve cezalandırılmasında yasal çerçeve ve fiili zorluklar konulu oturumda Yunanistan Adalet Bakanlığı’nda savcı olarak görev yapan Yorgo Voulgaris, Yunan adaletinden örnekler ile nefret suçları ile mücadelede yargının yetersiz durumda olduğunu ve yeni yaklaşımlara ihtiyaç duyulduğunu ifade etti. Savcı, toplantıya katılan Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği ile ilgili olarak böylesi bir üniversite ya da böylesi bir kurumun mevcut olmadığını söyledi. Durumdan moderatör ile diğer delegelerin rahatsız oldukları gözlemlendi. Savcının toplantıyı terk etme tehdidinin ardından moderatör eğer isterse savcının toplantıyı terk edebileceğini söyledi.

Bu oturumda konuşan ABTTF, 927/1979 sayı ve tarihli yasanın üç kez değiştirildiğini, ırk, din veya etnik köken temelinde kişi veya gruplara karşı ayrımcı ifadelere karşı olduğunu ancak bahsekonu yasanın düşünce temelinde nefret söylemi ile ilgili düzenleme getirdiğini söyledi. Ancak Yunan hukuk sisteminde insan onurunun koruması konusunda nefret ile ilgili mevzuatın olumsuz olduğunu söyleyen ABTTF, Yunan Ceza Yasası’nın kamu düzeninin korunması amacına karşılık insan onurunun korunması ile ilgili bir hükmün bulunmadığını dile getirdi. ABTTF, nefret temelli konuşma ya da genel anlamda ırkçılık konusunun epistemolojik düşünce ile değil fiili ve etik bir problem olduğunu dile getirdi.

Devamında BTAYTD, 3719/2008 sayı ve tarihli yasa ile ulusal, ırksal veya dini temelli nefret veya farklı cinsel yönelim temelli işlenen suçların cezayı ağırlaştıran bir neden olarak kabul edildiğini söyledi. Hayrullah, internet üzerinden yayılan nefret söylemi ile ilgili olarak Batı Trakya Türk Azınlığı’na karşı son bulmayan nefret söyleminde bulunan www.stohos.gr isimli internet gazetesi örneğini verdi. Hayrullah, farklı kimlikleri ya da Yunan toprakları içerisinde azınlık kimliklerini aşağılayan internet sitelerini isimleri ile örnek göstererek yerel ve ulusal medyanın da Türk Azınlığı içerdeki düşman olarak nitelendirdiğini söyledi.

Toplantının sonunda ABTTF, AGİT Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Ofisi’nin güvenilir bilgi ve istatistik toplamasının öneminin altını çizerek AGİT üye ülkelerinin bireyin ifade özgürlüğünün garanti altına alınması şartı ile internette nefret temelli şiddet eylemi veya tehdidinin araştırılması ve cezalandırılması için adım atmaları gerektiğini ifade etti. Bu konuda ABTTF, AGİT Medya Özgürlüğü Temsilcisi’nin daha aktif bir rol üstlenerek AGİT üye ülkelerinde ırkçılık, yabancı düşmanlığı ve Müslüman karşıtı söylem temelli nefret suçlarının takip edilmesi hususunda sivil toplum örgütleri ile yakın işbirliği içerisinde olması gerektiğini dile getirdi.

Toplantının sonunda Savcı Yorgo Voulgaris, “Eğer burada azınlıklar konuşuluyor ise bir sonraki toplantıya ben de bir iki azınlık çağırırım. Çünkü siz benim ne demek istediğimi anladınız” diyerek yapılan konuşmalardan duyduğu rahatsızlığı açıkça belli etti. Konuşmasının ardından Yunanistan AGİT Daimi Temsilciliği, ABTTF ve BTAYTD’nin toplantıda bulunmalarından rahatsız olduklarını ifade ederek onlardan toplantıyı terk etmelerini istedi. Toplantı sonunda AGİT Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Ofisi’nden görevliler, ABTTF ve BTAYTD’nin yasal kuruluş olduklarına dair belgelerin kendilerine sunulmasını istediler.

Habipoğlu: Yunanistan yanıltıcı ve hoşgörüsüz politika izlemekte vazgeçmelidir

Toplantı ile ilgili olarak ABTTF Başkanı Halit Habipoğlu, “Savcı, ABTTF ve BTAYTD’yi Yunanistan’da İskeçe Türk Birliği ya da Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği ile karıştırmış olmalı. ABTTF, 1988 yılında Federal Almanya yasalarına uygun olarak siyasi partilerden, devlet dairelerinden ve hükümetlerden bağımsız olarak kurulmuştur. Birleşmiş Milletler Ekonomik ve Sosyal Konsey üyesi ABTTF, Avrupa Azınlıkları Federal Birliği asil üyesi olarak Avrupa’nın geleneksel azınlıklarından birini temsil etmektedir. Yine ABTTF, Avrupa Parlamentosu ile FUEN arasında oluşturulmuş Avrupa Diyalog Forumu’nun da üyesidir. Son olarak ABTTF, Avrupa Birliği Temel Haklar Ajansı’na bağlı Temel Haklar Platformu üyesi olmuştur. Dolayısı ile ABTTF’nin yasal olmayan hiçbir ilişkisi yoktur. BTAYTD ise düne kadar Batı Trakya Türk Azınlığı’nı Batı Trakya’da temsil eden tek yasal sivil toplum örgütüdür. Ülkemiz Yunanistan, Batı Trakya Türk Azınlığı ile ilgili olarak uzun yıllardır dürüst olmayan, yanıltıcı ve hoşgörüsüz bir politika izlemektedir. Ancak Yunanistan’ın ekonomi alanında olduğu gibi azınlık hakları alanında da ülkesinin onuruna yakışır dürüst ve ilkeli, çok kültürlü toplum yapısına uygun tüm hakların etkin ve tam olarak kullanıldığı bir politika oluşturması gerekmektedir” açıklamasında bulundu.
GALERİ