ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

İki dilli anaokulları talebimiz BM İnsan Hakları Konseyi’ne bildirildi

17.09.2008
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF), 8-26 Eylül 2008 tarihlerinde İsviçre’nin Cenevre kentinde düzenlenen Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi’nin 9. Oturumu’na yazılı bir bildiri sundu. Viyana Deklarasyonu’nun Takip Edilmesi ve Uygulanması ve Eylem Programı gündem maddesi ile ABTTF, “Anadilde Eğitim Hakkı: Anaokullarında İki Dilli Eğitim“ başlıklı yazılı bildirisinde, Batı Trakya Türk Azınlığı’nın iki dilli anaokulları talebini gündeme taşıdı.

ABTTF, Batı Trakya’daki Türk Azınlığı’nın gelecek nesillerdeki azınlık çocukları için anaokulu eğitiminin yaşamsal bir öneme sahip olduğunu kabul etmekle birlikte Türk Azınlığı’nın çoğunluk olarak yaşadığı bölgelerde Yunan dilinde eğitimin verildiği devlet anaokulları yerine iki dilli azınlık anaokulları kurulmasında kararlı olduğunu ifade etmiştir.

ABTTF: İki dilli anaokullar Azınlığımızın yasal hakkı ve meşru talebidir

3518/2006 sayılı yasa ile zorunlu eğitimin on yıla çıkarılması ile birlikte öğrencilerin okul öncesi eğitime katılmaları konusu gözden geçirilmiş (Madde 73); beş yaşını tamamlayan çocuklar için anaokuluna gitme zorunluluğu getirilmiş, ancak sözkonusu yasa Yunanistan’da yaşayan çocuklar arasında etnik ve kültürel farklılıkları gözetmediğinden beş yaşını tamamlayan azınlık çocukları da Eğitim Bakanlığı’na bağlı çoğunluğa ait devlet anaokullarına gitmek zorunda bırakılmışlardır. 1923 Lozan Anlaşması, 1951 Kültür Protokolü ve 1968 Türk-Yunan Kültür Komisyonu Protokolü’nün hükümlerine göre Azınlık’ın ana dilde eğitim hakkına ve kendi eğitim kurumlarının yönetimi konusunda özerkliğe sahip olduğu ifade edilen Batı Trakya Türk Azınlığı’nın, 1951 Kültür Protokolü’nün yerini alan 2000 tarihli İkili Anlaşma’nın hükümlerine göre Yunanistan ve Türkiye arasında eğitim alanında işbirliğinin Avrupa Konseyi, AGİT ve UNESCO uluslararası modeline göre yürütülmesinin kararlaştırıldığı hatırlatılarak anaokulların iki dilli olması gerektiğine dikkat çekilmektedir.

ABTTF, yazılı bildirisinde Yunan devletinin azınlık eğitimi alanındaki uygulamalarının Ulusal Azınlıkların Eğitim Hakları Konusundaki Lahey Tavsiyeleri’ni ihlal ettiğini ayrıca dile getirmiştir. Dahası Yunanistan’ın taraf olduğu BM Sivil ve Siyasi Haklar Sözleşmesi’nin azınlığın haklarını koruduğunu ve İnsan Hakları Komitesi’nin yetkisi dahilinde Çocuk Hakları Komitesi’nin (1998) ayrımcılığın engellenmesi, çocukların çıkarlarının en iyi şekilde korunması gerektiği yönünde karar aldığı hatırlatılmaktadır. Dahası UNESCO Eğitimde Ayrımcılık Karşıtı Konvansiyonu ayrımcılığı yasaklarken Çocuk Hakları Sözleşmesi, taraf devletlerin çocukların eğitim hakkının fırsat eşitliği temelinde sağlanması gerektiğini açıkça ifade etmektedir.

ABTTF, yazılı bildirisinde Yunanistan’daki azınlık eğitimi sisteminin çokkültürlülük ve çokdillilik temelinde yeniden yapılandırılması gerektiğini ifade ederek Müslüman Türk öğrenciler için resmi dil olan Yunanca’nın yanısıra anadillerini öğrenmeleri için Yunan hükümetini gerekli koşulları sağlamaya teşvik etmektedir. En önemlisi ABTTF, azınlık çocuklarının iki dilde okul öncesi eğitim alabilmeleri için Yunanistan’ı etnik azınlıkların eğitim hakkını garanti altına alacak şekilde gerekli önlemleri almaya davet etmektedir.

ABTTF tarafından sunulan yazılı bildirinin tam metnine buradan ulaşılabilir.

ABTTF tarafından sunulan yazılı bildiriyi indirmek için buraya tıklayınız.

Habipoğlu: Eğitim Azınlığımızın kanayan yarasıdır

Konu ile ilgili açıklama yapan Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) Başkanı Halit Habipoğlu, “İki dilli azınlık anaokulları sorunu Azınlığımızın eğitim alanında karşılaştığı en güncel sorundur, ancak şüphesiz tek sorun değildir. Batı Trakya’mızda azınlık eğitimi oldukça kritik bir durum arz etmektedir. Azınlık okulları yetersiz sayıdadır. Dahası eğitim kalitesi düşük olmakla birlikte öğretmen sayısı da oldukça azalmıştır. Bu durumun en son örneği ön kayıtları yapılan 24 çocuğun İskeçe 1. Azınlık Okulu’na kayıtlarının Azınlık Okulları Müdürlüğü tarafından onaylanmamasıdır. Bu sebeplerden dolayı ABTTF’nin önümüzdeki dönemde öncelikli konusu Azınlık’ın eğitimidir. Bu nedenle BM İnsan Hakları Konseyi’nin 9.Oturumu’na anadilde eğitim hakkı çerçevesinde iki dilli azınlık anaokulları sorununu gündeme getirmeyi amaçladık. ABTTF, uluslararası toplumun dikkatini ve ilgisini Batı Trakya Türk Azınlığı’na çekmek, uluslarası toplumda yankı yaratmak için çabalamaktadır. BM İnsan Hakları Konseyi’ne sunduğumuz yazılı bildiri etkisini önümüzdeki günlerde gösterecektir. Cenevre’de görev yapan BM İnsan Hakları Konseyi Azınlıklar Bağımsız Uzmanı Gay McDougall’ın Batı Trakya’ya ziyarette bulunarak Azınlık temsilcileri ile görüşmesi ABTTF’nin çalışmalarının meyvesini vermeye başladığını kanıtlamaktadır. Gay McDougall’ın BM çerçevesinde Batı Trakya’mızı ziyaret etmesinde ABTTF’nin rolü olduğunu görmek bizleri daha da azimli kılmaktadır“ şeklinde konuştu.


Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi 9. Oturumu'na ABTTF tarafından sunulup kabul edilen ve resmi olarak yayımlanan yazılı bildirinin resmi olmayan Türkçe tercümesi aşağıdadır:


(Ana) NGO’nun iletişim bilgileri:
NGO Adı: Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF)
İletişim kurulacak kişi(ler)nin adı: Kurtuluş Engin Soyyılmaz, Melek Kırmacı
Telefon numarası: +49 (0) 2302 91 32 91, +49 (0) 2302 172 83 78
E-Posta: info@abttf.org

Dil(ler): SADECE İNGİLİZCE

İNSAN HAKLARI KONSEYİ
9. Oturum (8-26 Eylül 2008, Cenevre)

Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) tarafından sunulan yazılı bildiri, özel danışmanlık statüsünde sivil toplum kuruluşu


Başlık:

Ana Dilde Eğitim Hakkı: Anaokullarında İki Dilli Eğitim

Metin:

Yunan Hükümeti, 3518/2006 sayılı ve tarihli yasa ile 2007-08 eğitim-öğretim yılından başlamak üzere zorunlu eğitimi dokuz yıldan on yıla çıkarma kararı aldı. 3518/2006 sayılı ve tarihli yasa ile öğrencilerin okul öncesi eğitime kabulü tekrar gözden geçirildi. 73. Madde, 4 yaşını dolduran öğrenciler için iki yıl ana okuluna devam etmeyi tanımlamaktadır. 5 yaşını dolduran öğrencilerin ana okuluna gitmesi mecburidir. Ayrıca, 3577/2007 sayılı ve tarihli yasanın 32. Maddesi’nde, 2007-08 eğitim-öğretim yılı içerisinde 5 yaşını doldurmuş kayıtlı çoçuklar için günlük çocuk yuvalarında ana okulları açılabileceği öngörülmektedir.

* 3518/2006 sayılı ve tarihli yasa Yunanistan’daki çocuların etnik ve kültürel farklılıklari ile ilgili herhangi bir düzenleme getirmediği için 5 yaşını doldurmuş Azınlık çocuklarının Eğitim Bakanlığı’na bağlı genel anaokullarına devamını mecburi kılmaktadır.

* Batı Trakya Türk Azınlığı zorunlu eğitimin dokuz yıldan on yıla çıkarılma ihtiyacını takdir etmekte ve gelecek nesillerdeki azınlık çocukları için anaokullarının yaşamsal öneminin farkındadır. Bununla birlikte Batı Trakya Türk Azınlığı, Azınlık’ın çoğunluk olarak yaşadığı bölgelerde sadece Yunan dilinde eğitimin verilen devlet anaokulları yerine iki dilli azınlık anaokullarının kurulmasını talep etmektedir. Azınlık, Azınlık’ın hukuki statüsü ve eğitimdeki yasal çerçeve ile uyumlu olarak anaokullarının iki dilli olmasının gerekliliğini savunmaktadır.

* Azınlık’a ana dilinde eğitim hakkı ve eğitim kurumlarının idaresinde özerklik tanınmıştır:
a) Azınlık’ın statüsünü ve temel haklarını tanımlayan Türkiye ve Yunanistan arasında 1923 yılında imzalanan Lozan Antlaşması.
b) Azınlık okullarına atanacak her iki taraftan öğretmenlerin değişimi konusuna dair Türkiye ve Yunanistan arasında 20 Nisan 1953 tarihinde imzalanan Kültür Protokolü ve 1952’deki Değişim Notları.
c) 1968 yılında imzalanan Türk-Yunan Kültür Komisyonu Protokolü.

* 1923 tarihli Lozan Antlaşması Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı’na kendi okullarını kurma ve idare etme hakkını vermektedir (40. Madde).

Antlaşma’nın 41. Maddesi Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı’na haklar vermiş olup bu haklar Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı’na mensup çocuklara ilkokullarda kendi ana dillerindeki araçlarla öğretim verilmesini garanti etmektedir (41. Madde).

* 1951 tarihli Eğitim Antlaşması lağvedilmiş olup bunun yerini 2000 tarihli Kültürel İşbirliğine Dair İkili Antlaşma almıştır (bundan sonra „İkili Antlaşma“). İkili Antlaşma, eğitim düzeyinde Yunanistan ve Türkiye arasındaki siyasi ilişkilerin güçlendirilmesi çerçevesine dayanmaktadır. Iki ülke arasındaki eğitim işbirliği, Avrupa Konseyi, AGİT ve UNESCO’nun uluslararası modeline dayanmaktadır.

* Eğitim hakkını garanti altına alan Yunanistan Anayasası’nın 16. Maddesi, „etnik ve dini bilincin gelişimi“ için eğitimin kapsamını ve amacını tanımlamaktadır.

- 3065/1954 sayılı ve tarihli Batı Trakya’da azınlık okullarının kurulmasına dair kanun hükmünde kararname.
- 1109/1072 ve 3065/1954 sayılı ve tarihli kararnamelerde değişiklik getiren Kararname Yasası.
- Azınlık eğitimin yapısına dair hükümleri düzenleyen 1977 tarihli ve 694 ve 695 sayılı kanunlar.
- 1566/1985 sayılı ve tarihli kanunlar.

* Azınlıklara Mensup Bireylerin Haklarına Dair BM Deklerasyonu’nun 4 (3). Maddesi’nde ifade edildiği üzere: „Devletler, mümkün olan her yerde, azınlıklara mensup bireylerin kendi ana dillerini öğrenmeleri için yeterli fırsata sahip olabilmeleri doğrultusunda gerekli tedbirleri almalıdır.“ Bu, BM İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 26. Maddesi’nin 1. ve 3. paragrafları ile de desteklenmektedir. Burada ayrıca belirtilmelidir ki Yunan devletinin azınlık eğitimi alanındaki tüm bu uygulamaları Ulusal Azınlıkların Eğitim Haklarına Dair Lahey Tavsiyeleri’ne de aykırıdır (1996).

* Yunanistan’ın da taraf olduğu BM Sivil ve Siyasi Haklar Sözleşmesi azınlık haklarını korumaktadır. Madde 27’ye göre:

Etnik, dini veya dilsel azınlıkların mevcut olduğu devletlerde böylesine azınlıklara mensup bireyler topluluktaki gruplarının diğer üyeleri ile beraber kendi kültürlerini yaşama, kendi dinlerini açıklama ve tatbik etme veya kendi dillerini kullanma hakkından yoksun bırakılamaz.

BM Sivil ve Siyasi Haklar Sözleşmesi’nin 27. Maddesi doğrultusunda İnsan Hakları Komitesi’nin yetkisi altında Çocuk Haklarına Dair Komitee şu karara varmıştır:

Komite, ayırım gözetmemeye dair genel prensipler (Madde 2), çocuğun en uygun menfaatleri (Madde 3) ve çocuğun görüşlerine saygı (Madde 12)’nın çocuklarla ilgili yasal politika ve programlara, özellikle de ulusal ve etnik azınlıklara mensup savunmasız çocuklara ilişkin olarak tam entegre edilmemesi nedeniyle endişe duymaktadır.

İnsan Hakları Komitesi, 23 sayılı ve 1994 tarihli Genel Tavsiyesi’nde şu karara varmıştır:

27. Madde’yle korunan kültürel hakların uygulanması doğrultusunda Komite, özellikle yerli halklar bağlamında kültürün, toprak kaynaklarının kullanılmasına bağlı özel yaşam şeklini de içeren bir çok sekilde kendini ifade ettiğini gözlemlemektedir. Söz konusu hak, balıkçılık ve avcılık gibi geleneksel meşguliyetleri ve yasa tarafından korunan rezervlerde yaşama hakkını içerebilir. 5/ Bu haklardan yararlanma, korumaya dair pozitif yasal tedbirleri ve azınlık topluluklarının kendilerini etkileyen kararlara etkin katılımını sağlamaya yönelik tedbirleri gerektirebilir.


* Bölgesel veya Azınlık Dillerine Dair Avrupa Şartı’nın 8. Maddesi’ne göre devletler, kendilerinin demografik gerçekliğine en iyi şekilde uyan azınlık dilinin kullanılmasına yönelik seviye için çabalamalıdırlar. Zira 8. Madde, „her dilin durumuna göre“ uygulanabilir.

* Eğitimde Ayrımcılığa Karşı UNESCO Konvansiyonu, dil ayrımcılığını da içeren çeşitli temellere dayalı ayrımcılığı yasaklamaktadır. Konvasiyon’un 1 (2). Maddesi’ne göre eğitim, eğitime erişimi de içeren her tür ve seviyeyi kapsamaktadır.

* 1989 tarihli Çocuk Hakları Sözleşmesi, çocuğun eğitim hakkını tanımaktadır. Madde 28(1)’e göre:

Devletler çocuğun eğitim hakkını tanır ve bu hakkı özellikle fırsat eşitliği temelinde ve artan bir şekilde gerçekleştirme amacında olmalıdır.


Sonuç:

* Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF), bundan dolayı Yunanistan hükümetini, 3518/2006 sayılı ve tarihli yasa ile zorunlu eğitimin dokuz yıldan on yıla çıkarılmasının azınlık okul sistemini de kapsayacak şekilde düzenlemesi yönünde teşvik eder.

* ABTTF, Yunanistan’daki azınlık eğitim sisteminin çok kültürlülük ve çok dillilik prensiplerine göre yeniden yapılnadırılması gerektiğini savunmaktadır. Bu bağlamda ABTTF, Müslüman Türk öğrenciler için resmi dil olan Yunanca’nın yanısıra anadillerini öğrenmeleri için Yunan hükümetini gerekli koşulları sağlamaya teşvik eder ve Azınlık çocuklarının iki dilli okul öncesi eğitime ve dolayısıyla kendi ana dillerinde eğitim hakkına sahip olabilmeleri için Yunanistan’ı ülkedeki etnik azınlıkların eğitim hakkını garanti alacak şekilde gerekli önlemleri almaya davet eder.
GALERİ