ABTTF
TR
HABER BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN Bülten İcon
Batı Trakya

ABTTF, BM Halkla İlişkiler/Sivil Toplum Kuruluşu konferansına katıldı

08.09.2008
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF), Birleşmiş Milletler Halkla İlişkiler/Sivil Toplum Kuruluşu (DPI/NGO) tarafından 3-5 Eylül 2008 tarihlerinde UNESCO Evi, Paris’te düzenlenen “Herkes İçin İnsan Haklarını Yeniden Teyit Etmek: 60. Yılında Evrensel Deklarasyon“ konulu konferansa katıldı. Konferans, Birleşmiş Milletler merkezi New York’un dışında, 10 Aralık 1948 tarihinde BM Genel Kurulu tarafından İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin ilan edildiği yer olan Paris’te düzenlenmesi açısından bir ilk özelliği taşıyor.

ABTTF adına Uluslararası Çalışmalar ve Lobi Grubu üyesi Melek Kırmacı’nın katıldığı 61. Yıllık BM Halkla İlişkiler/STK Konferansı 90 ülkeden 2.000 kişiden fazla sivil toplum kuruluşu ve diğer sivil toplum ortaklarının temsilcilerini biraraya getirerek küresel sivil toplumun üyeleri olan sivil toplum kuruluşlarının deneyim ve birikimlerini paylaşma imkanını sundu. Dünya üzerindeki tüm ulusların halkları için insan hakları prensipleri ve temel özgürlükleri ilan eden ilk evrensel belge olan Deklarasyon’un 60. yılı kutlamalarının bir parçası olarak düzenlenen konferans, olağan yuvarlak masa toplantılarının dışında ilk kez düzenlenen interaktif oturumları ile sivil toplum kuruluşlarının gerçek katılımını sağlamayı amaçlıyor.

BM Halkla İlişkiler/STK Departmanı’nın UNESCO (Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü) OHCHR (BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği) ve Fransa Hükümeti ile işbirliği içerisinde düzenlediği üç gün süren konferans, Evrensel Beyanname ve maiyetindeki sözleşmelerin sivil toplum kuruluşklarının gerçekleştirdiği çalışmalar üzerindeki etkisi hakkındaki bilinci artırmayı amaçlıyor. Toplantı, küresel düzeyde STK toplumu, sivil toplum kuruluşları ve ulusal dernekleri ile Birleşmiş Milletler ajansları ve örgütleri, üye devletler, medya, akademi ve özel sektör ile diğer kuruluşların temsilcilerini insan haklarının ilerlemesine katkıda bulunmanın ve teşvik etmenin en iyi yolunun ne olduğun konusunda deneyimlerini ve birikimlerini paylaşmaları amacı ile biraraya getirmesi bakımından ise büyük bir önem taşıyor.

İnsan haklarının “evrenselliği” ve “bölünmezliği” bir kez daha teyit edildi

3 Eylül 2008 tarihinde başlayan konferans, Birleşmiş Milletler UNESCO ve OHCHR’nın açış konuşmalarının ardından BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon ve BM 62. Genel Kurulu Başkanı Srgjan Kerim’in konuşmaları ile açıldı. Beyanname’nin bir metin olmaktan çıkarak her yerde aynı şekilde geçerli olan bir kurala dönüştüğü ifade edilen konferansta küreselleşme çağında insan hakları ve egemenlik olarak adlandırılan konu arasındaki uzlaşmazlığın giderilmek zorunda olduğu yinelendi. İmzalanmasının ardından 60 yıl geçmiş olmasına rağmen, Beyannamenin uygulanması konusunda dünyanın birçok ülkesinde zorluklarla karşılaşıldığı kabul edildi.

5 yuvarlak masa toplantısı, 13 interaktif oturum ve 42 gün ortası atölye çalışmasının gerçekleştirildiği konferans boyunca kadın haklarından çocuk haklarına, gıda hakkından engellilerin haklarına; ayrımcılık ile mücadeleden insan hakları ve insan güvenliğine; insan hakları eğitiminden insan hakları ihlallerine kadar çok geniş bir yelpazede insan haklarının herkes için olduğun yeniden teyit edildi. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 1. Maddesi, “Bütün insanlar özgür, onur ve haklar bakımından eşit doğarlar. Akıl ve vicdana sahiptirler; birbirlerine karşı kardeşlik anlayışıyla davranmalıdırlar” hükmü tüm katılımcılar tarafından bir kez daha yinelendi.

Konferans boyunca insan haklarının evrensel karakteri ve hakların bölünmezliği konusu defalarca teyit edildi. 21.yüzyılın tehditleri karşısında ulus devletlerin güvenlik gerekçesi ile insan haklarını göz ardı edemeyecekleri ifade edilirken Evrensel Beyanname’nin 60. yılında tehlike altında olduğu, çünkü devletlerin Beyanname’de belirtilen temel ilke ve değerleri uygulama konusunda tereddütleri oldukları belirtildi.

Bundan böyle konferansın BM merkezi New York dışında dönüşümlü olarak dünyanın çeşitli yerlerinde düzenlenmesi için çalıştıklarını ifade eden BM Halkla İlişkiler/STK Departmanı, sivil toplum kuruluşlarının İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin hazırlanması sırasında ve insan haklarının savunulması ve teşvik edilmesi konularında sivil toplum kuruluşlarının göz ardı edilemez ve durdurulamaz bir rol oynadıklarını ifade etti.

5 Eylül’de gerçekleştirilen kapanış töreninde ise BM Genel Sekreteri Ban Ki-Moon, konferans boyunca 2000 kişiden fazla katılımcının insan haklarına olan bağlılıklarını yinelediklerini ve Deklarasyon’un, altmış yıl önce kabul edildiğinde olduğu gibi bugün geçerliliğini koruduğunu ve sivil toplum kuruluşlarının çabaları ile yaşatıldığına dikkat çekti.

İşbirliği ruhu içerisinde gerçekleştirilen konferans boyunca insan saygınlığının desteklenmesi gerektiği mesajı verilirken, kayıtsız kalmanın iyinin en kötü düşmanı olduğu tüm katılımcılar tarafından teyit edildi. ABTTF, sivil toplum kuruluşlarının insan haklarının savunulmasında merkez bir rol oynadığını ancak ulus devletlerin devlet güvenliği endişesi ile insan haklarını göz ardı etmeye devam ettiklerini ifade etti. ABTTF adına Uluslararası Çalışmalar ve Lobi Çalışma Grubu üyesi, “Bugün, demokrasinin beşiği olarak kabul edilen AB üyesi Yunanistan’da yaşanan insan hakları ihlalleri, insan hakları konusunda mevcut mekanizmaların ve araçların güçlendirilmesini gerektirmektedir. Paris Konferansı, sivil toplum kuruluşlarının toplumlarındaki değişimin öncüleri olduğu bir kez daha teyit edilmiştir. İnsan hakları mücadelesi, günlük yaşamın bir parçasıdır. Bizler, ABTTF olarak demokratik hak mücadelemezi her gün veriyoruz. Birleşmiş Milletler çatısı altında gerçekleştirilen konferans, sivil toplum kuruluşlarının insan hakları mücadelelerinde cesaretlendirmiştir” açıklamasında bulundu.
GALERİ