ABTTF Başkanı: “Bekir Usta ve diğerleri dava grubunda AİHM kararlarının uygulanması için 16 yıldır beklediğimiz bu süreçte adalet sistemindeki siyasallaşma ve siyasetin adalet sistemi üzerindeki doğrudan etkisine pek çok kez şahit olduk. Basit bir taraftar derneği olan Fenerbahçeliler Derneğimizin tüzüğe aykırı bir hareketi olmamış olmasına karşın kapatılması da bu durumun en yakın ve açık örneği.”
Yunanistan Baro Başkanları Birliği Başkanları Genel Kurulu Koordinasyon Komitesi, Avrupa Birliği Parlamentosu’na ve Avrupa Barolar Birliği’ne Yunanistan’da hukukun üstünlüğü ve adaletin işleyişindeki aksaklıklar hakkında dilekçe gönderdi.
Yunanistan Baro Başkanları Birliği Genel Kurulu Koordinasyon Komitesi, 25 Haziran 2024’te Yargıtay ve Yargıtay Başsavcılığı tarafından hukukçuları itibarsızlaştırdığı ve Yunanistan’da adaletteki sorunlarını hukuk mesleğine aktararak hukukçulara doğrudan saldırı yapıldığı ifade edilen açıklaması sonrasında olağanüstü toplantı gerçekleştirdi. Koordinasyon Komitesi, Yargıtay’ın adaletin işleyişindeki gecikmeler, Anayasa, AİHS ve AİHM içtihadına aykırı olarak hakların kısıtlanması ile hukukun üstünlüğüne ilişkin sorunlar hakkında görüş belirtmekten kaçınmasını eleştirdi.
Koordinasyon Komitesi, hukukun üstünlüğünün savunulmasının Baro için temel önceliklerden biri olduğunu belirterek hukukun üstünlüğünün doğrudan demokrasinin özü ve ülkenin Avrupa perspektifi ile bağlantılı olduğunu söyledi. Komite, Avrupa Parlamentosu’na çağrıda bulunmanın yanı sıra Avrupa Barolar Birliği’ne adalet yönetimi ve hukukun üstünlüğü konularında bir rapor sunmaya karar verdiğini belirtti.
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu(ABTTF) Başkanı Halit Habip Oğlu, “Yunanistan Barolar Birliği’nin yaptığı açıklama ülkemizde adaletin işleyişindeki sorunların hukukçulardan değil adalet sisteminin kendisinden kaynaklandığına işaret etmektedir. Yargıtay ve Yargıtay Başsavcılığının ülkedeki adalete ilişkin sorunlar hakkında görüş belirtmekten kaçınarak mevcut sorunları hukukçulara bağlaması ülkede adaletin ne kadar bağımsız olduğu sorusunu akla getirmektedir. Zira Bekir Usta ve diğerleri dava grubunda AİHM kararlarının uygulanması için 16 yıldır beklediğimiz bu süreçte adalet sistemindeki siyasallaşma ve siyasetin adalet sistemi üzerindeki doğrudan etkisine pek çok kez şahit olduk. Basit bir taraftar derneği olan Fenerbahçeliler Derneğimizin tüzüğe aykırı bir hareketi olmamış olmasına karşın kapatılması da bu durumun en yakın ve açık örneği. Barolar Birliği’nin ülkemizde adaletteki sorunları AB düzeyine taşıma kararı alması önemli, zira nihayetinde hukukun üstünlüğü demokrasinin özü ve hukukun üstünlüğünün korunması ülkemizin geleceği açısından çok önemli” açıklamasında bulundu.
*Fotoğraf: www.anadoluimages.com